Page 142 - Microsoft Word - Lot3_GerekcelerinYazilmasiHakimlerIcinElKitabi_Matbaa
P. 142

YARGISAL GEREKÇELENDİRME TEORİSİ

                        mevcut  değildir.  (Hâkim)  bir  karar  vermek  zorundadır.  Dolayısıyla,
                        hükmün  tam  olarak  söylemesi  gereken  şey  bellidir:  Hukuk  (das
                        Recht). Hâkimin kararının adaletsizliği dilsel anlamda kaçınılmazdır.

                            Bu noktada adaletsizlik kavramının keskin bir tanımı olup olma-
                        dığı  sorusu  ortaya  çıkmaktadır.  Lyotard’a  göre  adaletsizlik  kaçınıl-
                        mazdır. Çünkü zaten tek bir önermeyle her şeyi tek seferde gündeme
                        getirmek mümkün değildir. Bir seferde yalnızca bir önerme kurulabi-
                        leceği  konusunda  Lyotard  elbette  haklıdır.  Ancak  bir  önermeyi  var
                        olduğu için suçlamak ve bu varlığın diğer önermeleri imkânsız hale
                        getirdiğini söylemek pek mantıklı görünmemektedir. Bu da dilsel an-
                        lamda bir ilk (asli) günah (Erbsünde) anlayışı tesis etmektedir. Adalet-
                        sizliğin hukuki ifadelerinin dildeki kullanımı da ancak önceden varsa-
                        yılan bir dil sisteminden hareketle gerekçelendirilebilir ki bu sistemin
                        olanakları bireysel ifadede asla tam olarak gerçekleşmez. Ancak Fer-
                        dinande de Saussure’ün klasik yapısalcılığında bile bu dil sistemi on-
                        tolojik bir nicelik değil, metodolojik bir araçtır.
                            Lyotard’ın  dil  teorisindeki  dilbilimsel  bir  sisteme  ait  öncüllerin
                        etkisini sürdürdüğünün kabulü, Lyotard, Wittgenstein’ı insanların dili
                        kullandığına dair antropolojik önyargısı nedeniyle eleştirdiği noktada
                        pekişir. Lyotard bunu şu şekilde açıklamaktadır:

                            “Temel  fark,  Wittgenstein’ın  temelde  ampirist  kullanım  fikrine  bağlı
                        kalmasıdır. İnsanlar dili kullanabilir. Dilde ya da dil ile oynayabilirler. Çok
                        yönlü oyunların tüm kurallarını bilmemeleri bu antropolojik önyargıyı değiş-
                        tirmez. Wittgenstein’a göre, öncelikle yapılması gereken, önermeler düzeni-
                        nin araştırılmasını bu insani engelden kurtarmak ve felsefeyi insani olmaktan
                        çıkarmaktır.  İnsan  dili  kullanmaz,  hatta  onun  çobanı  bile  değildir;  bir  dil
                                                      320
                        olmadığı gibi bir özne de yoktur.”





                        320   Lyotard, „Nach“ Wittgenstein, in: Lyotard, Grabmal des Intellektuellen, 1985,
                            s. 68 vd., 73.

                        140
   137   138   139   140   141   142   143   144   145   146   147