Page 255 - Microsoft Word - Lot3_GerekcelerinYazilmasiHakimlerIcinElKitabi_Matbaa
P. 255
Unutulmuş Pragmatik Bağlar:
Mahkeme Kararlarının Dilsel, Sosyal ve Argümantatif Koşulları
yimlerinin formları olarak anlamakta, kısacası kendilerini özne olarak gör-
mektedirler. Ve konuşmacıları, analizde bulunan dilbilimcilerden kategorik
olarak ayırmayan da tam olarak budur; daha ziyade bu durum, her iki grubu
kıyaslanabilir kılar. Öncelikle temelde diğer insanları aydınlatan dilbilimci
değildir. (Dilbilimci, yalnızca dile dair sistematik olmayan, bilim öncesi
incelemeyi bilimsel olanla karşılaştırır) ve onun analiz faaliyetinin kendisi,
tıpkı her yorum faaliyeti gibi, tek başına monolojik kesinlik iddiasında bulu-
205
namayacak olan yabancı dil pratiğini edinme sürecidir.”
Konuşmacının yaratıcı rolünün kabulü, dil gözlemcisinin konu-
munda bir değişime işaret etmektedir. Önceden söz konusu olan sade-
ce kural ve konuşmacı tarafından tamamen kazara yapılan bir eksiklik
olarak görülen kuraldan sapma iken, şimdi konuşmacı ve konuşmacı-
nın eylemleri tanımlayıcı bir yetkinlik kazanmakta ve böylece konuş-
macı, gözlem nesnesinden eylem öznesine dönüşmektedir. Bununla
birlikte dilde eylemde bulunan konuşmacı tamamen özgür değildir.
Özne ise kurumlar ve güç yapıları içinde konumlanır. 206 Bunu kavra-
mak, gözlem perspektifinin genişletilmesini gerektirir.
2. Söylem Analizine Yönelik Dil Teorisi
Konuşmak bir eylemdir 207 ve bunun için dilsel anlamın yanı sıra
dilde önemli olan her şeye yalnızca pratikte karar verilir. “Kişi, dilin
konuşulmasının bir faaliyetin ya da bir yaşam biçiminin parçası oldu-
205 Gloy, „Der Abgrund zwischen den Sätzen“ - Eine Kluft zur Sprachtheorie?, in:
Warmer/Gloy, Lyotard. Darstellung und Kritik seines Sprachbegriffs, 1995, s.
81 vd., 155 vd.
206 Öznenin hukuki söylemdeki konumu için ayrıca bkz. Milovanovic, Postmodern
Law and Disorder, 1992, s. 31 vd.
207 Yalnızca bu konuya ilişkin bkz. Löschper, Bausteine für eine psychologische
Theorie richterlichen Urteilens, 1999, s. 210 vd.
253