Page 157 - Microsoft Word - Lot3_GerekcelerinYazilmasiHakimlerIcinElKitabi_Matbaa
P. 157
142 7. Hukuki Realizm: Hukuki Analizin Konusu Olarak Kitap Üstündeki Değil, Pratikteki Hukuk
12
gibi “makul ölçüde doğrulukla” - tahmin edilebilir. Herhangi bir hukuki öngörünün
doğruluk değeri, yalnızca tür bakımından yaklaşık ve olasıdır ve hiçbir zaman mutlak
şekilde kesin, kategorik olarak doğru veya hatta, prensip olarak doğrulanabilir değildir.
Yargısal ideoloji içerik olarak bir değişiklik geçirirse, yargılamanın gelecekteki gidişa-
tına ilişkin yapılan tüm tahminlerin buna göre değiştirilmesi gerekir, ancak hâkimler,
nadiren bu tür bir niyetleri olabileceği yönünde önceden uyarıda bulunurlar.
Ontolojik, epistemolojik, semantik, metodolojik ve aksiyolojik bağlılıklar ışığında ele
alındığında, Ross’un hukuk biliminin kurucu öncülleri ve bilimsel kuram inşası ve kav-
ram oluşumunun unsurlarını tanımlayan öncüller yaklaşımı, bilimsel realizmin onayla-
dığı felsefi bağlılıklarla sorunsuz bir şekilde uyuşuyor gibi görünmektedir. Mahkemeler
ve diğer hukuk görevlileri bakımından yürürlükte olan hukuk, hukuki iddialarının de-
ğerlendirilebileceği sabit bir gönderime sahip hukuk bilimi sağlar. Toplumsal bir ideal
değil, toplumsal bir olgu olarak hukuk fikri, eğer barındırdığı kurumsal olgular da kabul
edilirse, realist bir bilim felsefesinin ontik bağlılıklarına tekabül gelir.
Metodolojik olarak, hukuki realizm, önceliğin, yasa koyucunun başlangıçta sahip ol-
duğu herhangi bir niyetten veya hukuk bilimi tarafından üretilen hukuki analiz sonuçla-
rından ziyade, yetkili olan mahkemenin uygulamasına verildiği, hukuka ampirik veya
sosyolojik bir yaklaşım getirmiştir. Yürürlükte olan hukukun, ister ideal hukuk, isterse
13
tamamen adil hukuk, şekli olarak geçerli hukuk veya yasa koyucu tarafından tarihsel
olarak amaçlanan ancak mahkemeler ve diğer yetkililer tarafından etkili bir şekilde
uygulanabilecek herhangi bir araçtan hâlâ yoksun olabilecek hukuk olarak tasavvur
14
edilmiş olsun, kitap üstündeki herhangi bir hukukun yerini almasına izin verilir.
Bilimsel kuram inşasında ve kavram oluşumunda realist bir duruş teşkil eden nite-
liklerin Ross’un kuramında bilimsel realizm ve araçsallık karşılaştırmasına göre sınıf-
landırılması daha zordur. Bunun nedeni, hâkimler tarafından toplu olarak içselleştiri-
len normatif ideoloji gibi ilgili kuramsal kavramların, bilimsel ve felsefi realizm doğ-
rultusunda veya yalnızca bilimsel (yeniden) sunum ve tahminin yararlı araçları olarak,
bilimsel ve felsefi araçsallık ile uyumlu şekilde, “dışarıda” var olan görüngüleri ifade
etmek için alınabilmesidir. İlk durumda, bilimsel kavramlar, tekabüliyet doğruluk
kuramının ortaya koyduğu ölçütlere göre belirli bir doğruluk değeri elde ederler. İkin-
ci durumda, bu tür kuramsal kavramların hukuk bilimindeki değerlerini belirleyen,
sözgelimi, hukuki yargılamanın gelecekteki sonuçlarını öngörme işlevinde görülen
faydaları ve başarılarıdır. İskandinav ülkelerinde pratik hukuki analizde analitik ve
12 Dancada: den normative ideologi der besjæler dommeren. Ross, Om ret og retfærdighed (Hukuk ve
Adalet Üzerine), s. 56. “Hâkimler” terimi, Ross’un hukuk kuramında kanunu uygulayan her türlü
yetkiliyi kapsar.
13 Ross, Om ret og retfærdighed (On Law and Justice - Hukuk ve Adalet Üzerine) adlı çalışmasının
İngilizce baskısının ön sözünde ampirist bir yaklaşım fikrine atıfta bulunmaktadır. Bununla birlikte,
böyle bir ampirist yaklaşım bilimsel realizme eşit değildir. Ross, On Law and Justice, s. IX. - İs-
kandinav hukuki realizminin temsilcileri arasından Theodor Geiger, hukuka tam anlamıyla sosyolo-
jik bir yaklaşım yönünde en güçlü eğilime sahip olandı. Geiger, Vorstudien zu einer Soziologie des
Rechts (Hukuk Sosyolojisi Üzerine Ön Çalışmalar).
14 Kitap üstündeki hukuk ve pratikteki hukuk ifadeleri ilk kez Roscoe Pound tarafından kullanılmıştır.
Karşılaştırma için: Pound, “Law in Books and Law in Action” (“Kitap Üstündeki Hukuk ve Pratik-
teki Hukuk”), s. 12-36.