Page 139 - Microsoft Word - Lot3_GerekcelerinYazilmasiHakimlerIcinElKitabi_Matbaa
P. 139

124         6. Analitik Hukuki Pozitivizm: Yasa Koyucunun Başlangıçtaki Niyetlerinin Hukuki …

                         6.4.2  Kurumsal Hukuki Pozitivizm


                         Neil MacCormick (1941-2009) ve Ota Weinberger (1919-2009) tarafından detaylandı-
                         rıldığı üzere, kurumsal hukuki pozitivizm, Austin’in, Kelsen’in ve Hart’ın analitik huku-
                         ki pozitivizmini daha da fazla değiştirmiştir. Hukuka kurumsal bir yaklaşım, hukuku ve
                         hukuki görüngüleri, yasa koyucu, bir mahkeme veya başka bir yetkili tarafından başarılı
                         bir şekilde gerçekleştirildiği üzere, söz edimleri ile (yalnızca) başlangıçta oluşturulabile-
                         cek, sonradan içerik olarak değiştirilebilecek, hukuken uygulanabilecek ve nihayetinde
                                                                     57
                         geri alınabilecek kurumsal olgular olarak görmektedir.  Kuram, söz edimleri ve kurum-
                         sal olgular  biçiminde  tanımlandığı  üzere, belirli  bir  dil, dünya  ve bu  ikisi  arasındaki
                         ilişkinin anlayışını gerektirir. Kurumsal bir hukuk kuramı Elizabeth Anscombe, John L.
                                                                      58
                         Austin ve John Searle’un dil felsefesine dayanmaktadır.
                            Realite, kurumsal dil ve dünya kuramına göre iki tür olgudan yani kaba olgulardan
                         ve kurumsal olgulardan oluşur. Kaba olgular, varlığı, ilgili topluluk üyeleri tarafından
                         onaylanan  geçerli  dilsel,  toplumsal  veya  kültürel  teamüllere  bağlı  olmayan,  ampirik
                         olarak gözlemlenebilir “ham” görüngülerdir.  Diğer yandan, kurumsal olguların varlık-
                                                             59
                         ları,  hukuki  ya  da  toplumsal  türden  belirli  kurallar  ışığında  yorumlanan  bazı  “kaba”
                         olgular anlamında, bir dizi toplumsal, dilsel ya da kültürel teamüllere dayanır. Dolayı-
                         sıyla kurumsal olgularda, ampirik olgular ve hukuki ya da toplumsal türden normatif
                         kurallar ayrılmaz biçimde birbiriyle iç içedir.  MacCormick’in ve Weinberger’in ku-
                                                               60
                         rumsal hukuki pozitivizmi bir realist ontolojiye bağlıdır ve ham olgulara ek olarak tea-
                         müle dayalı, kurala bağlı olguların varlığını da kabul eder.
                            Ulusal anayasa, çeşitli özel hukuk sözleşmeleri ve anlaşmaları, vasiyetnameler, mül-
                         kiyet  hakları,  Parlamentodan  geçen  yasama  işlemleri  ve  ön  karar  için  Avrupa  Birliği
                         Mahkemesi’ne  sunulan  talepler  gibi  hukuki  olgular,  varlığı  bir  dizi  hukuk  kuralı  ve
                         ilkesine koşullu, kurala bağlı kurumsal olgulara örnek teşkil etmektedir. Bununla birlik-
                         te, toplumdaki bazı görüngüler ile bir dizi hukuk kuralı veya ilkesi arasında kavramsal
                         bir bağlantı olduğuna dair böyle bir fikir, tamamen bir yenilik değildir. Aslında, Hans
                         Kelsen 1920’lerde bir devlet kavramının semantik gönderiminin, biçimsel olarak geçerli


                         57   MacCormick ve Weinberger, An Institutional Theory of Law. New Approaches to Legal Positivism,
                            eserin birçok yerinde; Weinberger, Law, Institution and Legal Politics (Hukuk, Kurum ve Hukuk
                            Politikaları), özellikle s. 3-29, 148-185.
                         58   Anscombe, “On Brute Facts” (“Kaba Olgular Üzerine”); Anscombe, Intention (Yönelim); Austin,
                            How to Do Things with Words; Searle, Speech Acts: An Essay in the Philosophy of Language (Söz
                            Edimleri: Bir Dil Felsefesi Denemesi)  [Türkçe  çevirisi,  çev.  R.  Levent  Aysever,  Ayraç  Yay.
                            (2000)].
                         59   Masalar  ve  sandalyeler,  şelaleler  ve  dağlar,  kara  delikler  (yani  çökmüş  yıldızlar),  galaksiler  ve
                            karanlık  madde, insan  düşünceleri  ve  teamüllerinden  bağımsız  olarak  var  olmaya  devam  edecek
                            kaba  olgulardır.  Ham  olgular  ve  kurumsal  olgular  hakkında;  karşılaştırma  için:  Anscombe,  “On
                            Brute Facts” (“Kaba Olgular Üzerine”), eserin birçok yerinde.
                         60   Kurumsal ontoloji, genellikle, tikel nesneler, varlıklar veya “şeyler”den ziyade, olgular (veya geçer-
                            li koşullar) açısından belirtilir. Bu, kurumsal olguların tanım gereği toplumsal kurallarla iç içe ol-
                            ması ve dolayısıyla zaten belli özelliklerle donatılmış olarak gelmesi konusuyla ilgili olabilir. Bu
                            nedenle, tekabüliyet kuramı ve ilgili eşbiçimcilik fikri bağlamında yukarıda resmedilen Wittgenste-
                            incı ontoloji, eşbiçimciliğin diğer ön koşulları usulüne uygun olarak yerine getirilirse kurumsal ol-
                            gulara da uygundur.
   134   135   136   137   138   139   140   141   142   143   144