Page 112 - Microsoft Word - Lot3_GerekcelerinYazilmasiHakimlerIcinElKitabi_Matbaa
P. 112

KELİMELER VE CÜMLELER

                         hukuki  yazımda  meydana  gelir.  Aşağıdaki  cümlede,  okumayı  yavaşlatan  kesintileri  italik
                         olarak vurguladım:
                             Komite sürecinin, Bay Khatri’nin durumunda olduğu gibi, listeye dâhil etme talebinde
                             bulunan ülke, son derece etkili bir ulus, bir kişinin listeye dâhil edilip edilmeyeceğine
                             veya aynı derecede önemli olmak üzere listeden çıkarılıp çıkarılmayacağına karar veren
                             organın üyelerinden biri olduğunda, bağımsızlık ve tarafsızlık gerekliliklerini karşıladı-
                             ğı pek söylenemez.
                         Bu tür cümleler bazen etkili olabilir çünkü yazarın düşünme sürecini yansıtıyor gibi görü-
                         nürler.  Ancak  kesintiler,  burada  risk  oluşturduğu  gibi  kavrayışa  engel  teşkil  etmemelidir.
                         Kişi, cümleyi açıklığa kavuşturmak için bölebilir ve yeniden düzenleyebilir:
                             Bir kişinin listeye dâhil edilip edilmeyeceğine veya listeden çıkarılıp çıkarılmayacağına
                             karar veren komitenin bağımsız ve tarafsız olması amaçlansa da Bay Khatri’nin duru-
                             munda bu pek olası değildir. Listeye dâhil etmeyi talep eden ülke, sadece komitenin bir
                             üyesi değil aynı zamanda son derece etkili bir ülkedir.
                         Orijinal cümlede kafa karıştıran iki odak noktası şimdi birbiriyle yakından ilişkili iki cümle
                         olarak karşımıza çıkıyor.
                           Cümlelerin  ortasındaki  kesintiler  genellikle  öznenin  yüklemden  ayrılmasını  gerektirir.
                         Bazen bunların zararı olmaz hatta kimi zaman avantajlı etkiler de yaratırlar ancak dikkatli
                         bir şekilde ele alınmaları gerekir. Bu tür kesintiler genellikle parantez içi olarak adlandırılır.
                         Bu  tanımlama  yararlıdır  çünkü  onların  vazgeçilebilir  rollerini  vurgular:  Tanımları  gereği
                         cümle için dil bilgisi açısından gereksizdirler. Aşağıdaki iki örneği göz önünde bulundurun:
                             •  Winnipeg’e taşınmış olan şirket merkezi talebi reddetmiştir.
                             •  Toronto’daki  ofis  iç  anlaşmazlıklarla  çalkalandığı  için  Winnipeg’e  taşınan  şirket
                                merkezi talebi reddetmiştir.
                         İlk örnek, yalnızca eklediği bilgiler anlamlı ve nedensel değilse işe yarar; ikincisi ise o kadar
                         uzun ve konuyu teğet geçiyor görünmektedir ki yararlı bilgiler bile onu kurtaramayacaktır.
                         Parantez içindeki ögelerin bir cümlenin odak noktası karşısında baskın gelmesine veya özne
                         ile yüklem arasında bir uçurum oluşturmasına izin verilemez.
                           Özne ve yüklemin aralarının açılması sık sık sorunlara neden oluyorsa yüklemin nesne ile
                         arasının açılması genellikle felakete neden olur:
                             •  Şirket merkezi, politika sonuçları üzerine yapılan bir araştırmanın ardından talebi
                                reddetmiştir.
                             •  Tanık, kesin bir şekilde saldırganı teşhis etmiştir.
                         Zannedersem çoğumuz için bu örneklerin çok az yoruma ihtiyacı vardır: Bu tür yapıların
                         önerilmesini gerektirecek bir durum yoktur. Bununla birlikte tire işaretini kullanmayı seven-
                         ler, en azından ara sıra kullanmak için savunmalarını ileri sürebilirler. Örnekleri aşağıdaki
                         gibi revize ettiğimizi varsayalım:
                             •  Şirket merkezi - politika sonuçları üzerine yapılan bir araştırmanın ardından - talebi
                                reddetmiştir.
                             •  Tanık, saldırganı - kesin bir şekilde - teşhis etmiştir.


                                                           93
   107   108   109   110   111   112   113   114   115   116   117