Page 267 - Microsoft Word - Lot3_GerekcelerinYazilmasiHakimlerIcinElKitabi_Matbaa
P. 267

248                                               5. Yürürlükteki Hukuk Nedir?

                         dengelemesi, böylece nihai olarak iradesine ve duygularına güvenmesi gereklidir; karşı-
                         laştırma için: yukarıdaki bölüm 2.4.5.
                            Bu tür sıçramalar, hukuki  kaynak oluşturma dönüşümleriyle  sonuçlanır.  Hukukçu,
                         hukukun bazı kaynaklarının bilgisini, bu tür diğer kaynakların bilgisine dönüştürür.
                         B2. Bir hukuki yorumlayıcı sıçrama, hukukun kaynaklarından birinin (örneğin bir ka-
                            nun veya emsal karar) lafzıyla ilgili bir ifadeyi içeren bir dizi öncülden, bir normun
                            yorumlanmasıyla ilgili sonuçlar çıkarıldığında meydana gelir.
                            Dolayısıyla örneğin zararın uzaklığı ile ilgili davalarda sorumluluğa ilişkin bir sonu-
                         ca varmak amacıyla haksız fiil hukukunun bazı hükümlerini öncül olarak uygularken bir
                         sıçramaya ihtiyaç duyulur. Bir kanunun böyle bir yorumunu gerçekleştirmek için diğer
                         şeylerin  yanı  sıra,  hem  bazı  yerleşik  muhakeme  normları  (yukarıya  bakınız)  hem  de
                         ahlaki ilkeler gibi bazı ek öncüllere de ihtiyaç duyulur. Kişinin genellikle, diğerlerinin
                         yanı  sıra,  çeşitli  kanunların  lafzını,  emsal  kararları,  muhakeme  normlarını  ve  ahlaki
                         ilkeleri tartması ve dengelemesi, burada da yine nihai olarak iradesine ve duygularına
                         güvenmesi gereklidir.
                            Bu tür sıçramalar, hukuki yorumlayıcı dönüşümlerle sonuçlanır. Hukukçu, hukukun
                         kaynaklarının lafzıyla ilgili bilgiyi, yorumlanmış hukuk bilgisine dönüştürür.


                         5.9  Tüm Hukuki Soruların Tek Doğru Yanıtı?


                         5.9 Tüm Hukuki Soruların Tek Doğru Yanıtı?
                         5.9.1  İlk Düşünceler
                         Bölüm 2, 3 ve 4’te, rasyonelliğin Mantıksal/Dilsel, Esas/Destekleyici ve Söylemsel
                         olmak üzere üç gereksinimini tanımlamıştım. Şimdi, bir hukuki muhakeme örneği-
                         nin  mantıksal/dilsel  olarak  rasyonel  olduğunu  ve  esas/destekleyici  ve  söylemsel
                         rasyonelliğin gereksinimlerini mümkün olan en üst düzeyde karşıladığını varsaya-
                         lım. Böyle bir muhakeme her zaman tek bir doğru sonuca mı götürmelidir? Bu soru
                         oldukça tartışmalıdır. Çünkü, diğerlerinin yanı sıra, ahlak kuramının temel sorunla-
                         rını, yürürlükteki hukuk kavramının analizini ve yürürlükteki hukuka uymaya iliş-
                         kin ilk bakışa dayalı ahlaki yükümlülüğü içerir (karşılaştırma için: yukarıdaki bö-
                         lüm 5.4-5.8). Burada, Ronald Dworkin’in buna yanıtını eleştirel bir şekilde ele al-
                         mak istiyorum.
                            Dworkin’in kuramı 1) hukuk ve ahlak, 2) haklar tezi ve 3) doğru yanıt tezi olmak
                         üzere üç bölümden oluşur. Bunları, bu sırayla ele almak istiyorum.
                            Dworkin, hukuk ve ahlak arasındaki ilişki konusunda, hukuk kurallarının yanı sıra
                         hukuk  ilkelerinin  de  olduğunu  vurgulamıştır.  Kurallar  ve  ilkeler  arasındaki  içeriksel
                         farkı daha önce tartışmıştım; karşılaştırma için: yukarıdaki bölüm 2.4.
                            Dworkin’in kendi formülasyonu aşağıdaki gibidir: “Kurallar ya hep ya hiç tarzında
                         uygulanabilir. Bir kuralın öngördüğü olgusal gerçekler verilirse, bu durumda ya kural
                         geçerlidir ve bu durumda verdiği cevabın kabul edilmesi gerekir ya da geçerli değildir
                         ve bu durumda ise karara hiçbir katkısı olmaz [...] Bir ilke [...], belli bir yönde argüman
                         ileri süren, ancak belirli bir karar vermeyi zorunlu kılmayan bir nedeni belirtir.”
   262   263   264   265   266   267   268   269   270   271   272