Page 315 - Microsoft Word - Lot3_GerekcelerinYazilmasiHakimlerIcinElKitabi_Matbaa
P. 315

296                                              6. Hukukun Kaynakları Doktrini

                              (karşılaştırma için: Schmidt 1957, 175). Böyle bir açıklama, diğer hazırlık belge-
                              leri ile eşit değere sahip olarak kabul edilmelidir.
                            b.  Daha eski tarihli bir kanun yorumlanırken buna yakın bir alanda düzenleme ya-
                              pan yeni kanunların hazırlık belgeleri dikkate alınmalıdır.
                            1734 tarihli Ticaret Kanunu’nun 1. kısmının 5. maddesinde bulunan ve eski olmakla
                         birlikte hâlâ geçerliliğini koruyan hüküm (“Bir mal iki kişiye satılırsa, malı satan zararı
                         tazmin eder ve mal, ilk satın alan kişide kalır”), örneğin 1965 tarihli bir araştırmanın
                         desteğiyle yorumlanmıştır (SOU 1965:14, s. 37 ve devamı)
                         S9. Hazırlık  belgelerindeki  açıklamalar,  kanun  metninde  herhangi  bir  şekilde  destek-
                            lenmeyen tamamen yeni normlar getiriyorsa dikkate alınmamalıdır.
                            Bu norma rağmen bazen “hazırlık belgeleri yoluyla yasama” olarak adlandırılan bir
                         görüngü  ortaya  çıkmaktadır.  Bu  1)  hazırlık  belgelerinin  kanunun  lafzından  öncelikli
                         olduğu iddiasında olması, 2) kanun son derece belirsiz iken hazırlık belgelerinin nispe-
                         ten kesin olması veya 3) hazırlık belgelerinin hiçbir kanun hükmü tarafından destek-
                         lenmeyen normlar içermesi durumunda ortaya çıkar. Birkaç örnek vermek istiyorum.
                         1.  MBL’nin (çalışan temsilcilerinin, işveren politikasıyla bağlantılı olarak kendilerine
                            kapsamlı  bir  şekilde  danışılması  hakkını  öngören  kanun)  3.  maddesinde  aşağıdaki
                            hüküm bulunmaktadır: Bir kanunda ya da kanunun verdiği yetkiye dayanılarak çıka-
                            rılan bir normda bu kanuna aykırı olan özel bir hüküm bulunuyorsa bu hüküm geçer-
                            lidir. Anonim Şirketler Kanunu’nun 8. kısmının 11. maddesi, bu türden açık bir hü-
                            küm içermektedir. Yine de bakan, MBL’ye yönelik hazırlık belgelerinde (1975 tarih-
                            li ve 76:105 sayılı Kanun Tasarısı, ek 1) toplu sözleşmelerle ilgili olarak MBL’nin
                            bu hükme göre önceliğe sahip olması gerektiğini yazmıştır. Bu açıklamanın kanun
                            hükmünü  geçersiz  kılmamasını  sağlamak  için  1976’da  seçilmiş  Meclisin  sosyalist
                            olmayan çoğunluğu, MBL’yi toplu sözleşmeler durumunda dahi 3. maddenin hâlen
                            yürürlükte  olduğunu  teyit  eden  bir  32.  madde  ile  tamamlamak  zorunda  kalmıştır
                            (karşılaştırma için: Ailinpieti 1980).
                         2.  Sözleşmeler  Kanunu’nun  36.  maddesi,  mahkemelere  “sözleşmenin  içeriği,  ortaya
                            çıkış koşulları, müteakip koşullar ve diğer koşullar açısından uygunsuz (mantıksız)
                            ise” bir sözleşme şartını değiştirme veya geçersiz kılma imkânı vermektedir. “Tüke-
                            tici olarak veya başka bir şekilde sözleşme ilişkisinde daha alt konumda bulunan” ki-
                            şinin korunması ihtiyacına da özellikle dikkat edilmesi gerekmektedir. Sorumlu ba-
                            kanın hazırlık belgelerindeki açıklaması, bu genel maddeyi daha kesin yönergelerle
                            tamamlamıştır: Taraflardan birine tek taraflı karar verme hakkı veren bir sözleşme
                            şartı, özellikle de bu şart açık bir şekilde daha güçlü olan tarafça hazırlanan standart
                            bir sözleşmede yer alıyorsa geçersiz sayılmalıdır. Belirli bir iş kolundaki iyi ticari te-
                            amüllerle bağdaşmayan bir sözleşme hükmü de geçersiz sayılmalıdır. Öte yandan,
                            belirli bir iş kolunda iyi ticari teamül olduğu şeklinde değerlendirilen bir gerekliliğin
                            kabul  edilmesi  de  şart değildir  (Hükûmet  Tasarısı 1975/76:81,  s.  118 ve  devamı).
                            Karşılaştırma için: NJA 1979 s. 666 hakkında yukarıdaki bölüm 1.2.2.
                         3.  1953 yılında, 1915 tarihli taksitli satın alım kanununda, alıcının mal üzerindeki hak-
                            kını başka bir yükümlülüğünü yerine getirmesine bağlı kılan bir ihtirazi şartın geçer-
                            siz  sayılmasını  öngören  bir  değişiklik  yapılmıştır.  Bu  kanun  daha  sonra  Tüketici
   310   311   312   313   314   315   316   317   318   319   320