Page 129 - Microsoft Word - Lot3_GerekcelerinYazilmasiHakimlerIcinElKitabi_Matbaa
P. 129

BAŞLICA PRATİK SÖYLEM TEORİLERİ

                            Dolayısıyla olgular, nesneler gibi dünyada bulunan şeyler değildir-
                        ler. Habermas’a göre uygunluk teorisinin bir anlam ifade edebilmesi için
                        aslında bunun böyle olması gerekir. Aksi takdirde, uygunluk teorisi dilsel
                        alanla sınırlı kalacaktır. Ancak bu, olguların ifadelere değil, ifadelerin ol-
                        gulara uyması gerektiğiyle bağdaşmaz. Bu yüzden bir hakikat teorisinin
                                                                                     307
                        yeterli olması için onun, Patzig’in olgu kavramının “içsel ikiliği”  şek-
                        lindeki adlandırması gibi, bir yandan olguların dile bağımlı olduğunu, di-
                        ğer yandan da önermelerin doğrulukları bakımından olgulara bağımlı ol-
                        duğunu göstermesi gerekir. Habermas’a göre yalnızca hakikatin uzlaşım-
                                                                 308
                        sal bir teorisi bu gereklilikleri karşılayabilir.

                            2.   Söz Edimi Teorisi ile Hakikat Teorisi Arasındaki Bağ-
                                 lantı

                                                                       309
                            Habermas’ın uzlaşı teorisi, yukarıda açıklanan  söz edimleri teorisi
                                             310
                        üzerine inşa edilmiştir.  Habermas’a göre hakikat, “kurucu söz edimle-
                        rine bağladığımız bir geçerlilik iddiasıdır. Eğer önermeler kullanarak ileri
                        sürdüğümüz söz edimlerinin geçerli olduğu iddiası haklıysa, ifade doğ-
                        rudur.” 311  Bir iddianın haklılığının, geleneksel olarak varsayıldığı gibi,
                        iddia edilenin hakikatine bağlı olması gerekmez. Aslında iddia edilenin
                        hakikatinin, iddianın haklılığına bağlı olması gerekir. Hakikat kavramı,
                        deyim yerindeyse, semantik düzeyden pragmatik düzeye taşınmıştır.




                        307   G. Patzig, a.g.e., S. 47.
                        308   J. Habermas, Wahrheitstheorien, S. 217.
                        309  Bkz. yukarıda S. 72 vd.
                        310   Bkz. J. Habermas, Vorbereitende Bemerkungen zu einer Theorie der kommuni-
                            kativen Kompetenz, S. 102 vd. Habermas’ın söz edim teorisiyle ilgili ayrıntılı bir
                            tartışması için bkz. J. Habermas, Was ist Universalpragmatik?, in: Sprachprag-
                            matik und Philosophie, Ed.: K.-O. Apel, Frankfurt a. M. 1976, S. 204 vd.
                                   Habermas kendi teorisini aynı zamanda  Wittgenstein’ın dil  oyunları
                            analizinin bir devamı olarak görür:  “Wittgenstein bir dil oyunları teorisi geliştir-
                            miş olsaydı, bu teorinin evrensel pragmatik bir biçim alması gerekirdi” (J. Ha-
                            bermas, Sprachspiel, Intention und Bedeutung. Zu Motiven bei Sellars und Witt-
                            genstein, S. 327).
                        311   J. Habermas, Wahrheitstheorien, S. 218.

                                                                                        127
   124   125   126   127   128   129   130   131   132   133   134