Page 124 - Microsoft Word - Lot3_GerekcelerinYazilmasiHakimlerIcinElKitabi_Matbaa
P. 124

HUKUKİ ARGÜMANTASYON TEORİSİ

                        karşı daha önce sunulan argümanlara maruz kalır. Sonuç olarak, yerine
                        getirilmesinin kötü sonuçlara yol açacağı bu tür eylemleri yasaklayan bir
                        kural, kötü sonuçların neler olduğunu belirtmez. Ancak bu kuralı uygu-
                        lamak isteyen kişinin bunları bilmesi gerekir. Baier’in ahlaki bakış açı-
                        sına ilişkin koşulları bu nedenle çok sayıda sorunu çözümsüz bırakır.

                            Bu zayıflıklarına rağmen, Baier’in teorisi bu çalışma için önem taşı-
                        maktadır.

                            1. Baier’in nedenler için kurallar ile bu tür kurallar arasındaki öncelik
                        sıralamasını belirleyen kurallar arasında yaptığı ayrım, Toulmin’in ahlaki
                        argümantasyon analizine önemli bir katkıdır.

                            2. Baier’in ahlaki bakış açısına ilişkin analizi, genellenebilirlik kav-
                        ramının çeşitli yönlerini ortaya koyar. Bu kavram, rasyonel pratik söylem
                        teorisinin merkezi kavramlarından biridir.

                            4.   Bazı Ara Sonuçlar

                            Genel analitik etik alanındaki gibi metaetik alanında da burada ele
                                                                            295
                        alınmamış çok sayıda başka teori vardır. Faydacı etik  ve Rawls’un
                                    296
                        adalet teorisi  üzerine son zamanlarda yapılan çok sayıda çalışmayı

                        295   Bu konudaki bir kaynakça için bkz. D. W. Brock, Recent Work in Utilitarianism,
                            in: American  Philosophical  Quarterly 10 (1973), S.  241-276, ayrıca J. J. C.
                            Smart / B. Williams, Utilitarianism for and against, Cambridge 1973.
                        296   Rawls’un adalet teorisi, sözleşme teorisinin bir türü olarak bazı önemli farklılık-
                            ları olsa da burada savunulan söylem teorisiyle çok sayıda ortak noktaya sahiptir.
                            Bu teorinin hukuki argümantasyon teorisinin temeli olmaya yeterli olup olmaya-
                            cağı – ki kendisinin böyle bir iddiası bulunmamaktadır – ucu açık bir soru olarak
                            görülmelidir. Rawls’un teorisinin konusu toplumun temel yapısı (basis structure
                            of society)’dır (J. Rawls, A Theory of Justice, S. 7). Öte yandan, hukuki argü-
                            mantasyon teorisinin konusu, tekil  olarak  pratik sorunların ele alınmasıdır.
                            Rawls’un teorisi bu konuda sadece çok az bilgi içerir (örneğin bkz. J. Rawls,
                            a.g.e., S. 199 vd. ve S. 339. Rawls’un kendisi de sisteminde gerekçelendirilebilir
                            olan doğal ödevlerle ilgili olarak şu soruyu sorar: “Bu ödevler, birbirleriyle, yü-
                            kümlülüklerle veya fuzuli eylemlerle elde edilebilecek iyiliklerle çatıştıklarında
                            nasıl tartılacaklar?” ve şu tespiti yapar: “Bu soruları çözecek açık kurallar yok-
                            tur.”). Öte yandan tekil pratik sorunların tartışılması, toplumun temel yapısına
                            ilişkin olan pratik sorulara her zaman bağlıdır. Bu açıdan Rawls’ın teorisi, hukuki
                            argümantasyon teorisi için de önem taşır. Rawls’un teorisinin tartışılması, onun


                        122
   119   120   121   122   123   124   125   126   127   128   129