Page 95 - Microsoft Word - Lot3_GerekcelerinYazilmasiHakimlerIcinElKitabi_Matbaa
P. 95
BAŞLICA PRATİK SÖYLEM TEORİLERİ
meyeceği aslında söylenebilir; çünkü Hare’in önerdiği gibi, yalnızca is-
teklerden ve çıkarlardan yola çıkıldığında, herkes bunların sınırlandırıl-
mamasını isteyecek veya arzulayacaktır.
181
Esasında Hare’in argümanının başka bir versiyonu daha vardır.
Çok sayıda kişinin menfaatlerinin göz önünde bulundurulması gereken
durumlarda bu husus özellikle önem taşır. Hare bunu sıkça tartışılan, bir
182
faili cezalandıracak olan bir hâkim vakası ile açıklar. Bu durumda
hâkimin kendisini failin yerine koyması ve kendisine bu durumda ne is-
terdi diye sorması yeterli değildir. Kararını verirken bir şekilde etkileye-
183
cek olduğu herkesin çıkarlarını ve isteklerini gözetmesi gerekir.
Hâkim, kararını sadece failin durduğu noktadan değil, herhangi bir şe-
kilde bu karardan etkilenen herkesin bakış açısından kabul edebilmelidir.
Bu da şu sorunu doğurur: “Tüm bu çıkarları göz önünde bulundurursak,
nasıl ahlaki sorumuzun tek bir yanıtı içinde bu değerlendirmelerin hep-
184
sini bir araya getireceğiz?”
Hare’in argümanı, birçok kişinin çıkarlarını bir araya getirme soru-
nunu çözmez. Hare de böyle bir iddiada bulunmaz. Onun argümanı “her-
185
kesin eşit değerlendirilme hakkına sahip olmasını” talep eder. Hare,
yönteminin faydacı etikle birleştirilmesinin faydalı olabileceğine inanır.
Ancak bunun nasıl mümkün olabileceğini göstermekten imtina eder. Sa-
dece faydacı etiğin bazı sorunlarına işaret eder. Hem tek bir kişinin hem
de çeşitli kişilerin farklı çıkarlarının, gereksinimlerinin ve meyillerinin
181 Ross, Hare’in argümanının şu ana kadar tartışılan versiyonuna, yani yalnızca yar-
gılayanın isteklerine ve çıkarlarına indirgenmesine biraz tereddütlü yaklaştığını
eleştirisinde kabul eder. (A. Ross, a.g.e., S. 127, not. 25). Hare’nin gerçekten de
bu şekilde anlaşılabileceğini gösteren çok sayıda ifadesi, Ross’u, böyle bir yak-
laşıma iter. Hare, iki versiyon arasındaki farkları yeterince açık bir şekilde ortaya
koymadığı için eleştirilebilir. Hare, ikinci versiyonu açıkça ilkinin geliştirilmiş
versiyonu olarak sunar.
182 Bkz. R. M. Hare, a.g.e., S. 115 vd.
183 Normatif bir ifadeyi incelerken sadece onun mantıksal sonuçlarının değil, her
şeyden önce onun dayandığı kuralın geçerliliğinin olgusal sonuçlarının da önemli
olduğu bu noktada vurgulanmalıdır.
184 Bkz. R. M. Hare, a.g.e., S. 117.
185 Bkz. R. M. Hare, a.g.e., S. 118.
93