Page 163 - Microsoft Word - Lot3_GerekcelerinYazilmasiHakimlerIcinElKitabi_Matbaa
P. 163
144 4. Ahlaki ve Hukuki Muhakemenin Nihai Gerekçesi
10*. Bir ifadeyi gerekçelendirmek için bir kuramı kullanırken, kuramın mümkün oldu-
ğunca çok sayıda yaşam alanını kapsadığından emin olunmalıdır.
Elbette, bir yanda bilimler ve diğer yanda tarih vb. sosyal kurumlar, arasındaki bağ-
lantılar, örneğin fizik ve tarihin birlikte tutarlı bir bütün oluşturduğu sonucuna varmak
için yeterli değildir. Yine de kurumlarımız ve tarihimiz, örneğin fizik ve biyoloji ile
bazı bağlantılara sahiptir. En azından fizik kanunlarına uyan bir evrende vardırlar ve
insanların biyolojik sınırlarına uymaları gerekmektedir. Fiziksel veya biyolojik olarak
imkânsız olanı başarmayı amaçlayan sosyal kurumlar, elbette, başarısızlığa mahkûm-
dur.
Öte yandan, bazı bilim kurgu öyküleri ve hatta siyasi ideolojiler, diğer tutarlılık öl-
çütlerini yüksek düzeyde karşılayabilmekte, ancak yaşamın birçok alanıyla bağlantılı
olmayabilmektedir. Eğer böyle bir öykü, diğer şeylerin yanı sıra, günlük faaliyetlerini
gerçekleştiren bir kişinin fiziksel, kimyasal ve biyolojik özelliklerine ve koşullarına
dikkat ettiği şekilde bu öyküye de dikkat etmek zorunda kalacağı kadar iyi bir şekilde
hayatımızı kapsasaydı, artık bir bilim kurgu değil, tutarlı ve muhtemelen doğru bir ku-
ram olurdu.
4.1.6 Tutarlılık Ölçütlerinin Tartılması ve Dengelenmesi
Tutarlılığın derecesi, tartışılan ölçütlerin tartılması ve dengelenmesiyle belirlenir.
Tutarlılık ilkelerinden herhangi biri, diğerlerinden izole edilmiş bir şekilde uygulanma-
malıdır. Bazı durumlarda, bir ölçütün yerine getirilme derecesi ne kadar yüksekse, bir
diğer ölçütün yerine getirilme derecesi o kadar düşük olur. Örneğin destekleyici neden-
ler zinciri, daha az genel kavramlar kullanıldığında özellikle uzun olabilir ve uygulanan
kavramlar daha genel hâle geldikçe önemli ölçüde kısalabilir. Böyle bir durumda, hangi
kuramın daha tutarlı olduğu, daha genel olduğu veya daha uzun nedenler zincirini içer-
diği sorusunun cevaplanması için karmaşık bir tartma eylemi gerçekleştirilmelidir.
4.2 Tutarlılık, Gerçeklik ve Doğruluk
4.2 Tutarlılık, Gerçeklik ve Doğruluk
4.2.1 Tutarlılık ve Rasyonel Düşünme
Tutarlılığın önemi ve tam etkisi nedir? Bu bağlamda, bu karmaşık sorunu kapsamlı bir
şekilde tartışmam mümkün değildir. Atıfta bulunulan makaleyi yakından takip eden
birkaç kısa yorumda bulunmakla yetineceğim (Alexy ve Peczenik 1989).
Tutarlılığın pratik rasyonelliğe yaptığı katkıyı netleştirmek için oldukça tutarlı bir sis-
tem tarafından desteklenen bir hukuki gerekçelendirme ile böyle bir desteğe sahip olma-
yan bir gerekçelendirme arasındaki fark tartışılabilir. Bir sisteme açıkça veya dolaylı ola-
rak atıfta bulunmayan hukuki bir gerekçelendirme, duruma özgü bir gerekçelendirmedir.
Ne evrensel ne de genel olan böyle bir gerekçelendirme, adaletin temel gereksinimlerini
karşılamayacaktır (MacCormick 1984, 243). Adalet, hukuki gerekçelendirmenin oldukça
tutarlı bir sisteme entegre edilmesini gerektirir. Ayrıca bir sistemle olan bağlantı, pratik