Page 110 - Microsoft Word - Lot3_GerekcelerinYazilmasiHakimlerIcinElKitabi_Matbaa
P. 110
HUKUKİ ARGÜMANTASYON TEORİSİ
Toulmin bu tür argümanları analitik olarak adlandırır. Bu argüman-
ları, C’nin D ve B’den ortaya çıkmadığı maddi argümanların karşısına
252
koyar.
Buraya kadar yapılan ayrımların yardımıyla Toulmin’in değerlen-
dirici çıkarım kurallarından ne anladığı açıklığa kavuşturulabilir. Meş-
rulaştırılması gereken normatif ifade (C), şunu söyler: “A ahlaken kötü
davranmıştır.” Neden olarak “A yalan söylemiştir” (D) verilir. Buradaki
çıkarım kuralı, “Yalan söylemek ahlaken kötüdür” (W) içeriğine sahip
bir önerme olacaktır. Bu çıkarım kuralı, öte yandan sadece, örneğin ya-
lan söylemenin kötü sonuçlarına (B) işaret ederek meşrulaştırılabilir.
Böylelikle W’nin kendisi, ikinci düzey meşruluğun konusu (C’) haline
gelir. Çıkarım kurallarının bu ikinci düzeyde de kullanılması artık be-
253
lirleyici bir öneme sahiptir. “Uyulması kaçınılabilir olan acılardan
kaçınmayı sağlayan bir kural iyidir” (W’) gibi bir kural, Toulmin’in ah-
lak teorisine göre bu türden ikinci düzey bir çıkarım kuralı olarak kul-
lanılabilir. (W’), B’den (= D’) (yalan söylemek [pratik olarak] kaçını-
labilir acılara neden olur) (C’)’ye, yani birinci düzeydeki gerekçelen-
dirmeye (W), geçişi sağlar. Bahsedilen argüman dolayısıyla şu yapıya
sahiptir: 254
D C
B (= D’) W (= C’)
W’
Akla hemen (W’)’nin nasıl meşrulaştırılabileceği sorusu gelir. To-
ulmin’e göre bu soru reddedilmelidir. Eğer rasyonel argümantasyon
analitik argümanlarla sınırlandırılmak istenmiyorsa; bütün çıkarım ku-
252 St. E. Toulmin, a.g.e., S. 123 vd.
253 Çıkarım kurallarının, çıkarım kurallarının gerekçelendirilmesindeki kullanımları
hakkında bkz. St. E. Toulmin, a.g.e., S. 106.
254 St. E. Toulmin, a.g.e., The Place of Reason in Ethics, S. 132, S. 150.
108