Page 213 - Microsoft Word - Lot3_GerekcelerinYazilmasiHakimlerIcinElKitabi_Matbaa
P. 213
GENEL BİR RASYONEL PRATİK SÖYLEM TEORİSİ ÖNERİSİ
Tanımlayıcı gerekçelendirme yöntemi, bir gerekçelendirme yön-
temi olup olmadığının sorunlu görünmesine neden olan bir zayıflık ba-
rındırır. Gerekçelendirilecek olan kurallar sistemi için başka hiçbir ne-
den gösterilmemekte, bu kurallar sistemi sadece açıklanmakta ve ortaya
konmaktadır. Saik veya neden olarak bu yeterlidir. Bu yüzden, tanım-
layıcı gerekçelendirme yöntemi belirli oranda taktir veya keyfilik içerir.
Fakat, bu yöntem anlamsız bir şekilde ortadan kaldırılamaz. Açıkça for-
müle edilmiş ve tam olarak ortaya konmuş bir kurallar sistemini seçmek
ile kavramsal bir analitik kazanım olmaksızın herhangi bir şeyi seçmek
arasında fark vardır. Bir başka açıdan, tanımlayıcı gerekçelendirme
yöntemi avantajlı da olabilir. Bu yöntem, tamamen yeni kural sistemle-
rinin oluşturulmasına olanak sağlar.
3.4. Transandantal veya Evrensel Pratik Gerekçelendirme
Dördüncü bir yol ise belirli kuralların geçerliliğinin, dilsel iletişim
imkanının bir koşulu olduğunu göstermektir. Apel, bu tür bir gerekçe-
22
lendirme yöntemine “transandantal pragmatik” adını verir. Öte yan-
dan Habermas, Kant tarafından ortaya atılan “transandantal” terimini
kullanmakta tereddüt eder. Bunun için iki neden öne sürer: (1) Söylem
kuralları Kant’ta olduğu gibi deneyimin oluşturulmasıyla değil, daha
23
ziyade argümanların üretilmesiyle ilgilidir. (2) Bu kurallar üzerinde
başına karar verebileceği “rasyonel tutumunu” ifade eder. “Bu, kişinin önce ras-
yonalist bir duruş benimsemesi gerektiğini, argümanların veya deneyimin ondan
sonra dikkate alınacağı anlamına gelir. Bundan da her duruşun argümanlar ve
deneyim üzerine inşa edilemeyeceği sonucu çıkar” (K. R. Popper, Die offene
Gesellschaft und ihre Feinde Bd. 2, S. 284). Böylesi bir kararın sonuçları göste-
rilebilir olsa da kararın kendisi belirlenmiş olmayacaktır (Popper, a.g.e., S. 286).
Abartıyla da olsa Albert, “eleştirelliğin rasyonelliği”nden, benimsenmesi ahlaki
bir karar gerektiren “bir yaşam biçimi tasarımı” olarak bahseder (H. Albert, Trak-
tat über kritische Vernunft, 2. Aufl. S. 40 vd.).
22 K.-O. Apel, Das Apriori der Kommunikationsgemeinschaft und die Grundlagen
der Ethik, S. 395 vd.; K.-O. Apel, Sprechakttheorie und transzendentale Sprach-
pragmatik zur Frage ethischer Normen, in: Sprachpragmatik und Philosophie,
Ed.: K.-O. Apel, Frankfurt a. M. 1976, S. 116 vd.
23 J. Habermas, Was ist Universalpragmatik, in: Sprachpragmatik und Philosophie,
Ed.: K.-O. Apel, Frankfurt a. M. 1976, S. 201 vd.
211