Page 39 - Microsoft Word - Lot3_GerekcelerinYazilmasiHakimlerIcinElKitabi_Matbaa
P. 39

24                                                                1. Giriş

                            Özetlemek gerekirse, tek-yer yükleminin, çok-yer yükleminin, bireysel bir terimin ve
                         bir cümlenin (önerme) kaplamı ve içlemi şu şekilde gösterilebilir:
                                                                              80
                                        Tablo 1.1 Dilsel ifade türleri ve her birinin kaplamı ve içlemi
                           Dilsel ifade türü      Kaplam               İçlem
                           Tek-yer yüklemi        Bireyler sınıfı      Özellik, kavram
                           Çok-yer yüklemi        İlişki               İlişkisel kavram
                           Bireysel ifade         Birey                Bireysel kavram
                           Cümle                  Doğruluk değeri      Önerme, düşünce içeriği
                            Frege, bir cümlenin semantik gönderiminin onun doğruluk değerine eşit olduğu yö-
                         nündeki etkili argümanını, bir cümlenin düşüncesinin yanı sıra, cümlenin doğruluğuna
                         ya  da  yanlışlığına  önem  verme  eğiliminde  olduğumuza  işaret  ederek  desteklemiştir. 81
                         Ayrıca Leibniz’in sorgulayıcı argümanına da atıfta bulunmaktadır: “Bileşenlerinin gön-
                         derimi önemliyse ve söz konusu türden ikamelerle değişmeksizin kalırsa [örneğin cüm-
                         lenin  bir  kısmı  aynı  gönderime  sahip  bir  ifadeyle  değiştirildiğinde]  genel  olarak  her
                                                                          82
                         cümleye ait olan doğruluk değerinden başka ne bulunabilir?”  Bunun sezgisel olmayan
                         bir sonucu olarak, bir yandan tüm doğru cümleler ve diğer yandan tüm yanlış cümleler
                         aynı gönderime yani ilgili cümlenin doğruluğuna veya yanlışlığına sahiptir.
                            Carnap,  tüm  cümlenin  doğruluk  değerinin  bileşenlerinin  doğruluk  değerlerinin  bir
                         fonksiyonu olarak belirlendiği bu tür doğruluk-işlevsel bağlantılar için “uzantısal” teri-
                         mini  kullanmanın  olağan  hâle  geldiğine  işaret  etmektedir.  Yazara  göre,  bir  cümlenin
                         doğruluk  değeri  ile  bir  yüklem  yani,  yüklem  teşkil  eden  bir  ifade  arasında  güçlü  bir
                         benzerlik vardır: Bir cümle oluşturmak için n sayıda argüman ifadesinin n-dereceli bir
                         yüklem teşkil edene eklenmesi gerektiği bu yüklem teşkil edenin bir özelliğidir. Sonuç
                         olarak, yalnız ve yalnız “S 1 ≡ S 2 doğru ise yani yalnız ve yalnız S 1 ve S 2 eş değerse, bir
                         cümle sıfır derecelik yüklemi oluşturan bir ifade (yani bir yüklem) olarak kabul edilebi-
                         lir ve iki cümle S 1 ve S 2 aynı kaplama sahip olur. Bu nedenle, bir cümlenin doğruluk
                         değerini onun kaplamı olarak tanımlamak doğal görünmektedir.
                                                                            83
                            Carnap’ın kaplam ve içlem yöntemi, elbette kanunun nasıl anlamlandırılacağını ve
                         yorumlanacağını  etkileyen  hukuki  cümleler  de  dâhil  olmak  üzere, herhangi bir dilsel
                         ifadenin  semantik  analizine  uygulanabilir.  Dahası,  dilsel  bir  formülasyon  verildikten


                         80   Carnap, Meaning and Necessity, s. 1, 23-42: Niiniluoto, Johdatus tieteenfilosofiaan, s. 120.
                         81   “Cümlenin  bir  kısmının  gönderimi  ile  ilgili  her  konuda  ilgilenmememiz,  cümlenin  kendisi  için
                            genellikle bir gönderimi kabul ettiğimizi ve beklediğimizi gösterir. Düşünce, parçalarından birinin
                            gönderiminin eksik olduğunu fark ettiğimiz anda bizim için değeri azalır. Bu nedenle, bir cümlenin
                            anlamından memnun olmamakta ve gönderimini da sorgulamakta haklıyızdır. Ama neden her doğ-
                            ru ismin sadece bir anlamı değil, aynı zamanda bir gönderimi de olmasını istiyoruz? Düşünce neden
                            bizim için yeterli değil? Çünkü onun doğruluk değeriyle ilgileniriz ve ilgilendiğimiz ölçüde yeterli
                            görmeyiz. (...) Bu nedenle, bir cümlenin doğruluk değerini gönderim olarak kabul etmeye yönlendi-
                            riliyoruz. Bir cümlenin doğruluk değerine göre, bunun doğru ya da yanlış olduğunu anlıyorum. Bu-
                            nun dışında başka doğruluk değeri yoktur.” Frege, “On Sense and Reference”, s. 10.
                         82   “Eadem sunt, quae sibi mutuo substitui possunt, salva veritate.” Alıntı yapan: Frege, “On Sense
                            and Reference”, s. 11.
                         83   Carnap, Meaning and Necessity, s. 26.
   34   35   36   37   38   39   40   41   42   43   44