Page 46 - Microsoft Word - Lot3_GerekcelerinYazilmasiHakimlerIcinElKitabi_Matbaa
P. 46

2.2 Erik Stenius’un Wittgenstein’ın Tractatus’u: Düşüncenin Ana Hatlarının Eleştirel Bir …   31

                            rine göre göreceli konumu ve uzaklığı, ayrıca modeldeki nesnelere bağlı diğer gözlemlenebilir
                            nitelikler  ile  bunlar  arasındaki  ilişkiler,  1914  yılında  Paris’te  gerçekleşen  (gerçekleştiği  iddia
                            edilen) bir olgu-diziliminin ya da olgu bağlamının olgu-tanımlamasını oluşturmaktaydı.
                            Avukatlar tarafından tasvir edilen olgu-dizilimi, kaza anında nesnelerin (arabalar, atlar, insanlar,
                            binalar, sokaklar vb.) ve bunların yüklemlerinin (her hareketli nesnenin hareket yönü ve hızı, di-
                                                                       14
                            ğer nesnelerden uzaklığı vb.) bir kombinasyonunu öngörmüştü.  Benzer şekilde, dilsel bir anla-
                            tım,  dilin  mantıksal  sentaksının  ortaya  koyduğu  ölçütler  ışığında  doğru  bir  şekilde  formüle
                            edilmiş olması durumunda, semantik referansıyla, belirli bir olgu-dizilimi veya olgu bağlamı ile
                            eşbiçimli bir ilişki ya da resim ilişkisi içerisinde bulunur. Eğer söz konusu olgu-dizilimi gerçek-
                            ten dünyada geçerli ise, bir olgu ile uğraşıyoruzdur; eğer değilse, Wittgenstein’a göre (sadece
                            mümkün olan) bir olgu bağlamı uğraşıyoruzdur.
                         Wittgenstein’ın Tractatus’una göre, dilin kendisiyle ilgili her iddia, konvansiyona dayalı
                         tanımları  nedeniyle  kullanılan  kavramların  (olası)  analitik  doğruluğu  dışında,  semantik
                         referanstan yoksun, anlamsal olarak boş gereksiz tekrarlardır. Dil ile dünyadaki olgu bağ-
                         lamları arasındaki ilişki, semantik olarak anlamlı bir dilin kategorileri ile tasvir edilemedi-
                         ğinden, örneğin felsefi ontoloji, metafizik veya dilbilim tarafından üretilen herhangi bir
                         dilsel iddia, dünyada anlamlı semantik referans olmadıkça, nihayetinde anlamsızdır. Böy-
                         lece, Wittgenstein’ın Tractatus’undaki cümleler bile, Wittgenstein’ın kendisinin Tracta-
                         tus’un en sonunda belirttiği üzere, felsefi ve dilsel açısından benzer bir kaderle karşılaşır.
                                                                                               15
                            Erik Stenius, “Wittgenstein’ın Tractatus’u: Düşüncenin Ana Hatlarının Eleştirel Bir İnce-
                         lemesi” adlı çalışmasında Wittgenstein’ın Tractatus’unun ontolojisinin ve semantiğinin mü-
                                              16
                         kemmel bir analizini sunar. Bu çalışmada Stenius, bu çalışmada bir olgunun veya olgu bağ-
                         lamının içsel ve dışsal yapısı arasındaki ayrımı belirlemektedir. Bir olgunun veya olgu bağla-
                         mının içsel yapısı, yapısal unsurlarını, nesneleri (varlıkları, şeyleri) ve yüklemleri (nitelikleri,
                         ilişkileri) ifade eder; bunların birleşimi ise ilgili olgunun veya olgu bağlamının temel kategorik
                         yapısını oluşturur. Bir olgu ya da olgu bağlamının dış yapısı, verilen ontolojik kategorilerin,
                                                                                           17
                         dünyada fiilen geçerli olan bir olguyu oluşturacak biçimde birleştirilme tarzını ifade eder.
                            Bir olgu bağlamının içsel yapısı, dünyanın salt olası ontolojisinin kategorik yapısının
                         nesnelerine, yüklemlerine ve olası diğer unsurlarına eşitken, bir olgu bağlamının dış yapı-
                         sı,  dünyada  fiilen  geçerli  olan  olgular  olarak  dünyanın biçimlendirme yapısına  eşittir. 18
                                                               19
                         Dünyanın içsel yapısı, dilin mantıksal sentaksını,  nesnelere ve yüklemlere verilen isimler

                         14   Von Wright’ın işaret ettiği gibi Wittgenstein kıyası tersine çevirmiş ve önermenin dünyada karşılık
                            gelen olgu bağlamı için bir model ya da resim olarak işlev görmesine imkân sağlamıştır. Karşılaş-
                            tırma için: von Wright, “A Biographical Sketch”, s. 8.
                         15   “6.54. Benim önermelerim şu şekilde aydınlatıcıdır: Beni anlayan, sonunda onların tırmanıp için-
                            den geçtiğinde, üzerlerine çıktığında, üstlerinden geçtiğinde onları anlamlı olmayan (unsinnig) ola-
                            rak kabul eder. (Tabiri caizse, üzerine çıktıktan sonra merdiveni atmalıdır.) - Bu önermeleri aşmak
                            zorundadır; o zaman dünyayı doğru şekilde görür. - 7. Üzerine konuşulamayan konusunda susma-
                            lı.” Wittgenstein, Tractatus Logico-Philosophicus, s. 189.
                         16   Erik Stenius (1911-1990), 1963 ve 1974 yıllarında Helsinki Üniversitesinde felsefe alanında profe-
                            sördü. Wittgenstein’s Tractatus. A Critical Exposition of the Main Lines of Thought adlı eseri Witt-
                            genstein çalışmalarına önemli bir katkıdır.
                         17   Stenius, Wittgenstein’s Tractatus, s. 79. “Dünyanın bir olgu (ya da başka bir olası dünya) olarak dış
                            yapısı, belirli bir dünyada fiilen ne olduğunu ifade ederken, maddenin içsel yapısı yalnızca herhangi
                            bir dünyada olasılıkla ne olabileceğine ilişkindir.” (İtalik yazılar orijinal metindir.)
                         18   Biçimlendirme yapısı terimi bana ait ancak fikri Stenius’dan aldım.
                         19   Dilin biçimsel oluşumu terimi de kullanılabilir.
   41   42   43   44   45   46   47   48   49   50   51