Page 91 - Microsoft Word - Lot3_GerekcelerinYazilmasiHakimlerIcinElKitabi_Matbaa
P. 91
76 4. “Aşikâr ile İrrasyonel Arasında”: Yeni Retorik ve Hukuki Argümantasyon Kuramı
Yine de bilim camiası Kuhn’un açıkça kabul ettiği gibi ancak çok daha sonra keşfe-
dilebilecek olan, dünyanın bilimsel yasaları ve olguları konusunda toplu olarak yanılı-
yor olabilir. Katolik Kilisesi tarafından sürdürülen skolastik yapılar ile on yedinci yüz-
yılın başındaki yeni, bilimsel ve deneyci dünya görüşü arasındaki şiddetli çatışma buna
iyi bir örnek teşkil ediyor. Bilindiği üzere, Galileo Galilei, İtalyan Engizisyonunun
önünde, Katolik Kilisesi’nin doktrinindekinin tam tersine, Dünya’nın Güneş’in etrafın-
da döndüğü yönünde gök mekaniği üzerine yaptığı bilimsel keşiflerin geçerliliğini açık-
ça yalanlamak zorunda kalmıştır. Mantık ve matematik yasaları gibi bilimsel akıl yü-
rütmenin temelleri bile bilimdeki bu tür bilimsel devrimlere ya da çatlaklara karşı ta-
mamen bağışık ya da korunmuş değildir. Aslında, bazı a priori mantık kavramlarının
yalnızca belirli bir mantık sistemi ile ilgili olarak yanlış veya doğru olduğu kanıtlanmış-
tır.
Herhangi bir pragmatik hukuk anlatımı, dil ve dünya arasında geçerli olabilecek ya
da olmayabilecek herhangi bir eşbiçimli ve resim ilişkisinin önemini azaltan bir dizi
ölçüt içermektedir. Aynı şekilde pragmatizm, tutarlılık kuramının savunduğu gibi huku-
kun kurumsal ve toplumsal öncülleri arasında metinsel tutarlılığın önemini reddetmek-
tedir. Pragmatik öncüllere göre ilkeli hukuki karar alma, hukukun nasıl anlamlandırıla-
cağı ve yorumlanacağı konusunda daha dünyevi bir anlayışa yer açarak geri çekilmek
zorundadır.
2
Bu nedenle, hukuki argümantasyona pragmatik bir yaklaşım aşağıdaki türden öl-
çütlere vurgu yapmaktadır: (a) yeni retoriğe göre, konuşmacının öznel bir düşünce
kurgusu olarak tanımlanmış olan, hedeflenen evrensel kitlede muhakeme yöntemleri-
nin ve sonuçlarının onaylanması veya onaylanmaması, (b) felsefi konvansiyonalizme
göre topluluk üyeleri arasında bazı sosyal olguların hukuki öneme sahip olduğuna dair
ortak kabulün veya tanınmanın veya söz konusu etkiyi sağlayacak bir dizi karşılıklı
beklenti ve iş birliğine dayalı eğilimin varlığı olarak tanımlanan, toplumdaki köklü
pratikler ve uygulamalar, veya (c) toplumsal sonuççuluğa göre hukukun toplumdaki
ekonomik veya diğer dış etkilerinin arzu edilebilirliği. Her üç hukuki pragmatizm
türünde de hukuk kavramı gökyüzüne yükselen idealist metafizik pahasına hukukun
dilsel ve toplumla uyumlu ilkeleriyle iç içe geçmiştir. Buna ek olarak, (d) radikal
kararcılık, hukukta pragmatizmin yaygın olarak tanımlanan dördüncü örneği olarak
kabul edilebilir.
Toplumsal sonuççuluk ve durum kararcılık, felsefi pragmatizmle saf ve yalın en be-
lirgin bağlantılara sahiptir. Yeni retorik ve hukuki teamülcülük için pragmatizmle bağ-
lantı, hukuki argümantasyonda hukuk camiasına verilen rolle sağlanır. Bu bölümde,
yeni retoriğe odaklanacağım. Felsefi pragmatizmden etkilenen muhakemenin diğer
türleri daha sonra ele alınacaktır.
2 Hukuki akıl yürütmenin ilkeli ve pragmatik kuramları üzerine; karşılaştırma için: Spaak, Guidance
and Constraint (Rehberlik ve Kısıtlama), s. 83-92. Spaak, H. L. A. Hart’ın hukuk alanında kâbus ve
asil rüya ikilemini yeniden canlandırıyor gibi görünüyor. Karşılaştırma için: Hart, “American Ju-
risprudence through English Eyes: The Nightmare and the Noble Dream” (“İngiliz Gözünden Ame-
rikan Hukukbilimi: Kâbus ve Asil Rüya”), çalışmanın birçok yerinde.