Page 93 - Microsoft Word - Lot3_GerekcelerinYazilmasiHakimlerIcinElKitabi_Matbaa
P. 93
78 4. “Aşikâr ile İrrasyonel Arasında”: Yeni Retorik ve Hukuki Argümantasyon Kuramı
garanti etmesi anlamında doğrunun korunması değildir. Belirli olgu öncülleri ile belirli
norm öncüllerinin kombinasyonundan türetildiği şekliyle, hukukun nasıl anlamlandırı-
lacağına ve yorumlanacağına ilişkin herhangi bir iddia, hukukun içeriğine dair önerme-
lerin (mutlak) doğruluğuna erişebildiğini iddia edemez. Daha ziyade, hukuk camiasında
kabul edilen kurumsal ve toplumsal ön koşullar çerçevesinde eldeki dava için (en fazla)
yeterli, makul, uygun veya haklı olma yönünde daha mütevazı bir iddiada bulunurlar.
Argümantasyon, hangi kitle etrafında toplanmaktadır?” Perelman (retorik biçimde) The Realm
of Rhetoric (Retorik Alanı) adlı çalışmasında bu soruyu sorar ve “konuşmacının argümanlarıyla
10
etkilemek istediği kişiler topluluğu”na atıfta bulunarak soruyu kendisi yanıtlar. Ardından “bu
topluluk nedir?” diye sorar ve şöyle cevap verir: “Hassas bir duruma nasıl cevap verileceği hak-
kında kişisel olarak kafa yoran konuşmacının kendisi olabilir ya da “evrensel kitle” olarak ad-
11
landıracak olduğum tüm insanlık, veya en azından yetkin ve makul olan herkes olabilir…
Bilimsel bir kuram, felsefi bir argüman, etik ya da estetik açıdan değerlendirici bir bakış
açısı ya da yasanın nasıl anlamlandırılacağına ve yorumlanacağına dair bir dizi iddiayı
oluşturan tüm cümleler her zaman belirli bir hedef kitleye hitap eder. Hukuk bağlamın-
da, hukuk camiası veya bu camianın bir kısmı hukuki argümantasyon bakımından hedef
kitle olarak kabul edilir. Bununla birlikte, hukuk camiası kavramı birden fazla şekilde
tanımlanabilir. Normatif bir ideali veya gerçekte var olan bazı toplulukları ifade edebi-
lir. Ayrıca, hukuk camiası aynı hukuk düzenine tabi olan tüm bireylere atıfla geniş an-
lamda ya da hukuki konumu bir şekilde ilgili mahkeme ya da adalet görevlisinin verdiği
yargı kararından etkilenen bireylere atıfla daha kısıtlı bir anlamda tanımlanabilir.
Hukuki, sosyal, ahlaki veya benzeri konularda argümantasyon çerçevesi, mümkünse
genel ve evrensel terimlerle belirlenmelidir çünkü diyalojik, yüz yüze bir konuşma
durumu, söz konusu özel konuşma durumuyla ilgili koşula bağlı faktörlerin etkisinden
dolayı kolaylıkla argümantasyon muhatabına karşı irrasyonel, ikna edici bir duruşa
dönüşür. Benzer şekilde, Hamlet tarafından Shakespeare’in aynı adı taşıyan oyunundaki
ünlü monoloğunda gösterildiği üzere, bilincin iç sesiyle veya başka bir açık sözlü içsel
düşünceyle yapılan sessiz bir tartışma olarak konuşmacının kendi kendisiyle olan bir iç
monoloğunun, konuşmacının güdülerinin geçmişe dönük iyicil rasyonalleşmelerine göre
evrensel kitleye sunulan herhangi bir argümana boyun eğme olasılıkları daha yüksek-
tir.
12
Perelman’a göre evrensel kitle (l’auditoire universel), konuşmacının bir yandan kit-
leyi inandırmak için sunduğu argümanları uyumlaştırmaya ve ayarlamaya çalışırken,
aynı zamanda rasyonelliğin genel ön koşullarını gözetmeye çalıştığı öznel bir düşünce
10 “Quel est cet auditoire autour duquel est centrée l’argumentation? (...) Si l’on veut définir
l’auditoire d’une façon utile pour le développement d’une théorie de l’argumentation, il faut le con-
cevoir comme l’ensemble de ceux sur lesquels l’orateur veut influer par son argumentation.” Pe-
relman, L’Empire rhétorique (Retorik İmparatorluğu), s. 27. (İtalik yazılar orijinal metindir.) Karşı-
laştırma için: Perelman, The Realm of Rhetoric (Retorik Alanı), s. 13-14.
11 “Quel est cet ensemble? Il est fort variable, et peut aller de l’orateur lui-même, dans le cas d’une
deliberation intime, quand il s’agit de prendre une decision dans une situation délicate, jusqu’à
l’humanité tout entière, du moins à ceux de ses members qui sont compétents et raisonnables, et
que je qualifie d’auditoire universel, en passant par une infinie variété d’auditoires particuliers.” Pe-
relman, L’Empire rhétorique, s. 27-28; karşılaştırma için: Perelman, The Realm of Rhetoric, s. 14.
12 Karşılaştırma için: Perelman ve Olbrechts-Tyteca, Traité de l’Argumentation (Argümantasyon
Üzerine İnceleme), s. 40, 46-59.