Page 196 - Microsoft Word - Lot3_GerekcelerinYazilmasiHakimlerIcinElKitabi_Matbaa
P. 196

5.2 Hukuk ve Ahlak - Doğal Hukuk Üzerine                            177

                         1.  “n geçerli bir hukuki normdur” ifadesi, “n bağlayıcıdır” ve “n kabaca doğal hukuka
                            karşılık gelen bir normatif sisteme aittir” anlamına gelir.
                         2.  Kişinin yürürlükteki hukuk normlarına uymasının gerekli olmasının nedeni, bizzat
                            bunların kabaca doğal hukuka karşılık gelen normatif bir sisteme ait olmalarıdır.
                            Peki doğal hukuk nedir? Kavram belirsiz olsa da özellikle önemli ahlaki normlara
                         atıfta bulunduğu varsayılabilir.
                            Ancak tüm ahlaki normlar doğal hukuka ait değildir. Bazı klasik doğal hukuk düşünürleri, bura-
                            dan hareketle neyin doğru olduğuna (iustum) karar veren doğal hukuk ile neyin erdemli olduğu-
                            na  (honestum)  karar  veren  ahlak  arasında  ayrım  yapmışlardır  (Thomasius’tan  alıntı  yapan
                            Mautner 1979).
                         Doğal  hukukun  içeriği  ve  kaynakları  ile  ilgili  olarak  aşağıdaki  bakış  açıları  arasında
                         ayrım yapılabilir.
                         1.  Bir doğal hukuk kuramının önemli bölümleri analitik veya ampirik bir desteğe sahip
                            olsa dahi, bazı dinî varsayımlarla destekleniyorsa bu kuram dinîdir.
                         Dolayısıyla Thomas Aquinas’ın kuramı, aşağıda belirtilmiş olan dinden bağımsız ve son
                         derece makul tezleri içermesine rağmen dinîdir. Bilgi hem duyularla sağlanan gözlem-
                         sel verilerle hem de muhakemeyle sağlanan bunların yaratıcı bir şekilde yeniden işlen-
                         mesiyle desteklenir. Muhakeme, kavramları yaratır ve nesnelerin özünün kavranmasını
                         sağlar.  Muhakeme  aynı  zamanda  doğruyu  ve  yanlışı  ayırt  etmeyi  de  mümkün  kılar.
                         İnsan  doğası,  kendini  koruma,  (üreme  gibi)  biyolojik  ihtiyaçları  karşılama  ve  (bilgi
                         edinme ve başkalarının çıkarlarına saygı gösterme gibi) rasyonel hedeflerin yerine geti-
                         rilmesi olmak üzere üç tür eğilimi içinde barındırır. Muhakeme ise bize bu eğilimlerin
                         sınırlar içinde kalmak koşuluyla iyi olduğunu söyler. Peki bunlar neden iyidir? İşte dinî
                         bileşen  burada  devreye  girer:  Bunlar  iyidir  çünkü  Tanrı  bizden  doğamızın  peşinden
                         gitmemizi ister.
                            Aquinas’ın hukuk kuramı bu görüşlere karşılık gelmektedir. İnsan hukuku, yalnızca
                         doğal hukuka karşılık geliyorsa bağlayıcıdır. İncil’de vahyedilen doğal hukuk, Tanrı’nın
                         evreni yönetmek için oluşturduğu ilahi hukukun bazı kısımlarını yansıtır. Muhakeme-
                         miz ile ilahi hukuka erişmemiz mümkün olmadığından hem doğal hukuka hem de insan
                         hukukuna ihtiyacımız vardır. Öte yandan ilahi hukuk, doğamızda yer etmiştir. Muha-
                         kemeye kulak verirsek bir dereceye kadar bunun peşinden gidebiliriz.
                            Aquinas’ın hukuk hakkındaki görüşlerinin yeniden özetlendiği çok sayıda ifadeden
                         alıntı yapmak ve orijinal eserlerinden bahsetmek niyetinde değilim. Kısa ve basit açık-
                         lamalar, örneğin 1980, 398 ve devamı ile Stone 1965, 51 ve devamında bulunabilir.
                         2.  Bir doğal hukuk kuramı aşağıdaki koşulları yerine getiriyorsa rasyonalisttir.
                            a)  En önemli bölümleri, bir şekilde muhakeme yoluyla verilen ifadelerle desteklenir.
                              Bu  tür  bir  ifade  analitik  olabilir  (bazı  kavramların  anlamını  iletebilir)  veya  bir
                              başka şekilde açık, tutarlı bir dünya resmine sahip olan herkes için kabul edilebi-
                              lir vb. olabilir.
                            b)  Kuram ayrıca ampirik bir desteğe sahip olabilir (ancak bu belki de gerekli değil-
                              dir).

                            c)  Kuramın hiçbir önemli bölümü dinî varsayımların desteğini gerektirmez.
   191   192   193   194   195   196   197   198   199   200   201