Page 214 - Microsoft Word - Lot3_GerekcelerinYazilmasiHakimlerIcinElKitabi_Matbaa
P. 214

5.3 Hukuk ve Ahlak - Hukuki Pozitivizm                              195

                            İki önemli istisna dışında bu fikirlerin çoğunu kabul etmeye hazırım.
                         1.  Elbette pratik sonuçların genellikle hem kuramsal hem de pratik ifadeler içeren kar-
                            ma bir dizi öncülden çıkarıldığı konusunda MacCormick ve Weinberger ile hemfikir
                            olunmalıdır. Ayrıca MacCormick’in tutarlılık gerekliliğinin, bu şekilde gerekçelen-
                            dirilmiş pratik sonuçlar arasında kişinin bir seçim yapmasına yardımcı olduğu konu-
                            sundaki yaklaşımı da kesinlikle kabul edilmelidir. Bununla birlikte, pratik ifadelerin
                            kuramsal anlamı da kabul edilmelidir ki bu, diğerlerinin yanı sıra aşağıdaki sonuçları
                            da doğurur. Dil tek başına, bazı olgusal gerçekleri ilk bakışta güçsüz anlamda iyi ve
                            gerekli kılan olgusal gerçekler hâline getirir. Kültür, bazı olgusal gerçekleri ilk ba-
                            kışta güçlü anlamda iyi ve gerekli kılan olgusal gerçekler hâline getirir (yukarıdaki
                            bölüm 2.3). Pratik öncüllerin seçimiyle ilgili olarak bu keyfilik sınırlarının tanınma-
                            sı, hukuki muhakemenin rasyonellik derecesini ve dolayısıyla hukukun değişmezlik
                            derecesini artırmalıdır.
                         2.  Değer yargısından bağımsız bir hukuk tanımının en iyisi olduğu kesin değildir. El-
                            bette böyle bir hukuk tanımı bazı durumlarda hukukun değişmezliğine katkı sağla-
                            yabilir. Ancak yasalaştırılmış normlar sistemi Pol Pot’un “hukuku” kadar ahlaka ay-
                            kırı olduğunda, diğer ahlaki hususlar hâkim duruma geçebilir ve kişiyi bu sistemi yü-
                            rürlükteki hukuk olarak görmemeye zorlayabilir. Gerçekten de böyle bir “hukuk sis-
                            temi”  değişmezlik  ön  doğrusuna  muhtemelen  uymayacaktır.  Ahlaki  kısıtlamalarla
                            bağlı olmayan yasa koyucular ve sisteme sadakatle bağlı olmayan bir halk, istikrarlı
                            bir düzenden ziyade kaos yaratacaktır.


                         5.3.4  Yürürlükteki Hukukun Klasik Kuramlarının Sınırlamaları


                         Klasik yürürlükteki hukuk kuramları üzerine bir çalışma okuyucuyu umutsuzluğa düşü-
                         rür. Kuramların birbirini yok ettiği izlenimi edinilir.
                            Hukuki Pozitivizm, ontolojik bakış açısından ve hukukun değişmezliği bakış açısın-
                         dan üstündür. Doğal Hukuk kuramı, sistemin hukuki geçerliliği için bir normatif sistem
                         ile  doğal  hukuk  arasında  bir  miktar karşılıklılık  bulunmasının gerekli  olduğunu  iddia
                         etmektedir. Sadece çok karmaşık bir ontoloji, doğal hukuk kadar karmaşık ve bilinme-
                         dik varlıkların mevcudiyetini kabul eder. Ayrıca bilinmedik olma, hukukun değişmezli-
                         ği ön doğrusu ile pek bağdaşmaz. Hukuki Pozitivizm, tüm pozitif hukuku geçerli sayar
                         ve bu nedenle aşağıdaki avantajlara sahiptir. (1) Hukuki Pozitivizmin ontolojisi, sıradan
                         bir hukukçunun bakış açısından son derece akla yatkındır. Pozitif hukuku gerçek olarak
                         kabul eder, ancak herhangi bir doğal hukuk düşünemez. Elbette Hukuki Pozitivizmin
                         ontolojisi de karmaşıktır ancak Doğal Hukukunkinden daha basittir. (2) Pozitif hukukun
                         bulanık doğal hukuk fikrinden bağımsız olması, aynı zamanda pozitif hukukun değiş-
                         mezliği ön doğrusuna da katkıda bulunma eğilimindedir. Bu avantajlar, hukuk ve ahla-
                         kın  ayrılmasının  bir  pozitivisti  düşük  düzeyde  değişmezliğe  sahip  olacak  son  derece
                         ahlaka aykırı emirlerin hukuki geçerliliğini tanımaya zorlamasından daha ağır basar.
                            Ancak Hukuki Pozitivizmin “Kişinin neden kanuna uyması gereklidir?” normatif so-
                         rusuna verdiği yanıt daha az ikna edicidir. Bir pozitivist ne ahlaktan ne de doğal hukuk-
                         tan  söz  etmeden,  “Kişinin  neden  kanuna  uyması  gereklidir?”  sorusunu  yanıtlamaya
   209   210   211   212   213   214   215   216   217   218   219