Page 229 - Microsoft Word - Lot3_GerekcelerinYazilmasiHakimlerIcinElKitabi_Matbaa
P. 229
210 5. Yürürlükteki Hukuk Nedir?
Sivil itaatsizlik, devletin bir dereceye kadar demokratik olduğunu varsayar. Öte yan-
dan, kişi Doğu Avrupa’daki gibi bir rejimle baş etmek durumunda kalırsa, bu direniş
biçimi daha az umut vericidir. Örneğin bir asker kaçağı ağır şekilde cezalandırılacaktır.
Çevrenin korunması ile ilgili eylemlerde bulunan bir kişi, işini kaybeder vb. Bu durum-
daki bir kişi adaletsiz kanunlara direnmek isterse, ya sessiz itaatsizliği ya da - aşırı du-
rumlarda - şiddet yoluyla devrimi seçebilir.
3. Şiddet yoluyla devrim. Şiddet yoluyla devrim daima bir derecede kaosa neden olur.
Düzenin ilk bakışta kaostan daha iyi olduğu sonucunu zaten ortaya koydum. Ancak
düzen Hitler’inki ya da Pol Pot’unki kadar iğrenç ise bu ahlaki gerekçeyi kaybeder.
(Aynı zamanda yürürlükteki hukuk niteliğini de kaybeder; karşılaştırma için: aşağı-
daki bölüm 5.8.2). Böyle bir durumda, silah kullanmak için yeterli neden bulunabilir.
Sözlü olmayan direniş, en hafif biçimlerinde bile ciddi bir şeydir. Dolayısıyla kişi,
bu direnişe başvurmayı haklı çıkaracak koşulları dikkatli bir şekilde değerlendirmelidir.
İki koşul genel uygulanabilirliğe sahiptir. (1) Direnişin ahlaki nedenleri, karşı argüman-
lardan açıkça daha ağır basmalıdır. (2) Sözlü muhakemenin herhangi bir şekilde başarı-
ya ulaşma ihtimali olmamalıdır (karşılaştırma için: ör. Rawls 1971, 373).
1. İtaatsizlik için ahlaki nedenlerin yaygın olması. Yukarıda belirtildiği gibi kişi, kanu-
na uymak için ilk bakışa dayalı bir yükümlülüğe sahiptir. Güçlü ahlaki karşı argü-
manlar, bu yükümlülükten daha ağır basabilir. Ancak sözlü olmayan direniş, yalnız-
ca kötü kanunlara uymanın sonuçları uzun vadede itaatsizliğin her zaman neden ol-
duğu olumsuz sonuçlardan açık bir şekilde daha kötüyse gerekçelendirilebilir. Her-
hangi bir şekilde bir daire kiralama imkânı olmayan gençler belki boş evleri işgal
edebilirler, ama Molotof kokteyli atmamaları gerekir.
2. Muhakemenin etkisizliği. Sözlü olmayan direniş, yalnızca sözlü muhakemenin her-
hangi bir şekilde başarıya ulaşma ihtimali olmaması durumunda gerekçelendirilebi-
lir.
Muhakemenin rolü, kanuna uyma yükümlülüğünün yukarıda bahsedilen ilk bakışa
dayalı karakteriyle anlamlı bir bütün oluşturur. Çoğu zor davada, yalnızca özgür bir
tartışma, söz konusu hukuki normun (eğer varsa) hangi yorumlamasının yalnızca ilk
bakışa dayalı değil her yönüyle düşünülmüş, gerekçelendirilebilir ve dolayısıyla kişinin
eylemi için ahlaki olarak bağlayıcı kabul edildiği sorusunu yanıtlamak için yeterli ne-
denler ortaya koyabilir. Böyle bir tartışmaya katılan bir kişi, hiçbir yorumlamanın bu
şekilde gerekçelendirilebilir olmadığını tespit ederse, mevzuatta değişiklik yapılmasını
talep edebilir. Ancak tartışma mümkün değilse, bireyin başarıyla elde edilmiş olgusal
gerçekler yaratmak için sözlü olmayan eylem dışında bir direniş sergileme imkânı yok-
tur. Daha sonra kanunu haksız bulursa, bazı durumlarda kanuna uymayabilir.
Muhakeme, örneğin aşağıdaki etkenlerden dolayı imkânsız olabilir.
a) Sansür ve diğer hukuki yasaklar. Örneğin Pol Pot’un “kanunlarını” eleştirmek
faydasız bir girişimdi. Böyle bir eleştiriyi yapan kişi vurulurdu. Sözlü olmayan
direniş tek seçenekti.
b) Kitle iletişim araçlarındaki fikir tekeli. Kitle iletişim araçlarında fikir tekeli, etkili
her türlü eleştiriyi ortadan kaldırabilir. Normalde yasak olan silahların belli bir
saldırgan ve demokratik olmayan devlete satışına izin vermek için bir kanun çıka-