Page 224 - Microsoft Word - Lot3_GerekcelerinYazilmasiHakimlerIcinElKitabi_Matbaa
P. 224
5.4 Hukuk ve Ahlak Hakkında Daha Fazla Bilgi 205
5.4.3 Hukuk Kurallarının Tartılması
Hukukta daha yüksek bir değişmezlik derecesi, hukukun genellikle ahlaki ilkelerin
yerine kuralları koymasıyla bağlantılıdır. Bu, tartma ve dengeleme ihtiyacını kısıtlar.
Ancak sadece ilkeler değil aynı zamanda hukuk kuralları da diğer hususlara karşı tar-
tılmayı gerektirir. Gerçekten de hukukun kaynaklarında ifade edilen, toplumsal olarak
yerleşik tüm hukuk normları, yalnızca ilk bakışa dayalı bir karaktere sahiptir. İlk bakışa
dayalı hukuki kurallardan her yönüyle düşünülmüş yükümlülüklere, özgürlüklere, talep-
lere vb. geçiş süreci, tartma ve dengelemeyi içerir (karşılaştırma için: yukarıdaki bölüm
5.4.1 ve 2.4.4). Başka bir deyişle, değer yüklü bir hukuki muhakemeyi içerir.
Bu nedenle hukuk kurallarının aslında normatif sistemi yeterince değişmez hâle geti-
rip getirmediğinden şüphe duyulabilir. Ancak bu şüphe yersizdir. Hukuk kurallarının en
büyük avantajı “kolay” davalar yaratmalarıdır. Kolay (rutin) davalarda, tartmaya ve
dengelemeye gerek kalmaksızın toplumsal olarak yerleşik hukuk kurallarına uyulmalı-
dır. O hâlde yalnızca karara bağlanan davanın kolay bir dava olup olmadığını tespit
etmek için bir tartma ve dengeleme eylemi gereklidir. Ancak dava kolay değil de “zor”
ise değer yüklü bir hukuki muhakeme, bir tartma ve dengeleme eylemi gerçekleştirilme-
lidir. Diğer taraftan ilkelerin uygulanması, hiçbir davada kolay değildir. Bu anlamda
tüm bu davalar zor davalardır. Daima birden fazla ilkeye dikkat edilmesi ve tartma ve
dengeleme işlemi yapılması gereklidir. Hukukun amacı her davayı kolaylaştırmak ol-
masa da rutin (kolay) davalar yaratmaktır.
5.4.4 Yorumlanan Hukuk Olarak Her Yönüyle Düşünülmüş Hukuk
Bu bağlamda her yönüyle düşünülmüş hukuki yükümlülükler, talepler vb.nden de bah-
sedilebilir.
Toplumsal olarak yerleşik hukuk, bazı ilk bakışta hukuki norm ifadelerini açıkça
içermektedir. Hukuki muhakeme çerçevesinde, böyle bir ilk bakışta hukuki norm ifade-
si, kişinin her yönüyle düşünülmüş bir hukuki yükümlülüğe, özgürlüğe, talebe, yetkinli-
ğe vb. sahip olduğu sonucunu güçlü bir şekilde desteklemektedir. Öte yandan diğer bazı
ilk bakışta hukuki norm ifadeleri veya ahlaki ifadeler, farklı sonuçları destekleyebilir.
Çeşitli ilk bakışta hukuki ve ahlaki ifadelerin tartılması ve dengelenmesi gerekmektedir.
Her yönüyle düşünülmüş hukuk, bu tartmanın bir sonucudur. İlk bakışa dayalı hukukun
yorumlanmasının bir sonucudur.
“Her yönüyle düşünülmüş” sözcüğü, kişinin hukuki olarak ilgili tüm koşullar hak-
kında eksiksiz bir bilgiye sahip olması durumunda, söz konusu norm ifadesinin hukuken
bağlayıcı olarak kabul edileceğine işaret eder. Eğer bir hukuki norm ifadesi her yönüyle
düşünülmüş bir karaktere sahipse bu durumda onun aynı zamanda kesin bir niteliğe
sahip olduğunu da varsaymak mantıklıdır. Kişi, her yönüyle düşünülmüş hukuki norm
ifadesinin kesin karakterini kabul ederken, artık hukuki yükümlülükler, talepler vb. ile
ilgili aksi sonucu gerekçelendiren nedenleri dikkate almaya hazır olmadığını beyan
etmektedir. Gerçekten de eğer her yönüyle düşünülmüşse, artık ne gibi nedenler söz
konusu olabilir?