Page 222 - Microsoft Word - Lot3_GerekcelerinYazilmasiHakimlerIcinElKitabi_Matbaa
P. 222
5.4 Hukuk ve Ahlak Hakkında Daha Fazla Bilgi 203
D. Bir İtiraz: Ahlaka Aykırı Kanunlara İlk Bakışta Uyma Yükümlülüğü Olma-
ması
Bir eleştirmen, kanun hükümlerinin hepsinin değil, yalnızca bazılarının ilk bakışta ahlaki
yükümlülükler oluşturduğuna itiraz edebilir. Aşağıdaki örnekleri verebilir. (1) Kişi, örneğin
sık kullanılan bir yolun ortasına araba park edilmesini yasaklayan bir kurala uymak için ilk
bakışta ahlaki bir yükümlülüğe sahiptir, çünkü bu kuralın ihlal edilmesi her zaman kaos
yaratacaktır. (2) Her durumda olmasa da bazı durumlarda, sürücü, kırmızı ışıkta durma
sinyaline uymak için ilk bakışta ahlaki bir yükümlülüğe sahiptir. Bir ihlal genellikle kaos
yaratır, ancak boş bir yolda ahlaki açıdan önemli bir etkiye sahip olmayacaktır. (3) Kişi,
örneğin bazı sözleşmelerin yazılı olarak yapılmasını şart koşan bir hukuk kuralına uymak
için ilk bakışta ahlaki bir yükümlülüğe sahip değildir. Bu kural “ahlaki açıdan tarafsızdır”.
(4) Son olarak, kişi, Yahudilerin “Aryanlarla” evlenmelerini yasaklayan bir Nazi kuralına
itaat etmemek için ilk bakışta ahlaki bir yükümlülüğe sahiptir. Bu kural ilk bakışta ahlaka
aykırıdır.
Nazi kuralına uymanın hiçbir durumda eşitlikle uyumlu olmaması bakımından, bu Nazi kuralı
ve buna karşılık gelen ilk bakışta ahlaki eşitlik ilkesi arasında tam bir çatışma olduğunu ekleye-
bilir. Bu, her zaman kısmi olan, hiçbir zaman tam olmayan ilk bakışta ahlaki ilkelerin çatışmala-
rından farklıdır. Ayrıca Nazi hükmü, her yönüyle düşünülmüş yükümlülükleri belirlemek için
yapılan tartma ve dengeleme oyununu asla kazanamaz. Dolayısıyla eleştirmen, böyle bir hükme
ilk bakışta ahlaki bir karakter atfetmeyi anlamsız bulabilir.
Yine de bu ilk bakışta ahlaki yükümlülük aşağıdaki amaca sahiptir. Nazi hükmünün ah-
laki karşıt argümanlarla rekabeti hiçbir zaman kazanamadığı sonucuna varmak için bir
tartma eylemi gerçekleştirilmesi gereklidir. Bu tartma eyleminde, Nazi hükmünün ciddiye
alınması gerekecektir. Tartma yapıldıktan sonra (önce değil), hükmün rekabeti kaybettiği
sonucuna varılır.
Böyle bir eleştirmenin aksine, içeriği ne olursa olsun, herhangi bir kanuna uymak için
ilk bakışta ahlaki bir yükümlülük olduğunu varsaydık. İçerik son derece önemlidir,
ancak ilk bakışa dayalı ahlaki yükümlülüklerle değil, yalnızca her yönüyle düşünülmüş
ahlaki yükümlülüklerle ilgili olarak önemlidir. Her yönüyle düşünüldüğünde bazı Nazi
kurallarına uyulması gerekli değildir, ancak ilk bakışta uyulması gerekli değildir. Belir-
siz olan “ilk bakışta ahlaki yükümlülük” ifadesinin bu yorumu, aşağıdaki sonuçlara yol
açar: Her yönüyle düşünülmüş ahlaki yükümlülükleri belirlemek için bir tartma ve den-
geleme eylemi gereklidir. Belirli bir normatif düzenin bir bütün olarak yürürlükteki
hukuk olup olmadığının belirlenmesi de gerekebilir. Buradan hareketle, düzen değil
kaos yaratacak kadar aşırı derecede ahlaka aykırı ise yürürlükteki hukuk olmaz. Yarattı-
ğı düzen, kaostan daha kötüyse de yürürlükteki hukuk olmaz; karşılaştırma için aşağı-
daki bölüm 5.8.2. Ancak hâlihazırda hukuken geçerli olarak kabul edilen hükümlere
uymak amacıyla ilk bakışta ahlaki bir yükümlülük oluşturmak için bir tartma eylemi
gerekli değildir. Böyle bir hüküm gerçekten de kötü bir düzen hatta kaos yaratabilir.
Ancak bir bütün olarak, tamamen bir düzen üreten bir sisteme ait olduğu ve bu düzen
kaostan daha iyi olduğu için kişinin buna uymak için hâlâ ilk bakışta ahlaki bir yüküm-
lülüğü vardır.
Öte yandan, eleştirmenin daima birincisi bir hukuk kuralının ilk bakışta ahlaki olarak
bağlayıcı olup olmadığını belirlemek, ikincisi ise her yönüyle düşünüldüğünde ahlaki
olarak bağlayıcı kabul edilip edilmediğini belirlemek için iki tartma eylemi gerçekleş-
tirmesi gereklidir.