Page 253 - Microsoft Word - Lot3_GerekcelerinYazilmasiHakimlerIcinElKitabi_Matbaa
P. 253

234                                               5. Yürürlükteki Hukuk Nedir?

                            rumlar vb. tarafından gerçekleştirilen diğer kompleks eylemlere ilişkin bilgi temelin-
                            de hareket ederler.
                         b.  Etkinliği belirleyen eylemler ise daha da karmaşıktır. Bir normatif sistem, kendine
                            ait en önemli davranış normlarına hemen hemen her zaman uyuluyorsa ve bu siste-
                            min diğer normlarına genel olarak uyuluyorsa, yürürlükteki hukuk olur.
                            Etkinlik, bir bütün olarak hukuk düzeninin geçerliliği tartışıldığında en önemli husustur, ancak
                            belirli normların geçerliliği belirlenirken bile bu husus göz ardı edilemez. Bazı etkili normlar,
                            doğru şekilde oluşturulmamasına rağmen geçerlidir (karşılaştırma için: yukarıdaki bölüm 5.3.1),
                            doğru şekilde yürürlüğe konulmuş ve yürürlükten kaldırılmamış olan diğer normlar ise, mah-
                            kemeler tarafından uygulanmadığı için geçersizdir (karşılaştırma için: geçersiz kanun sayma ile
                            ilgili yukarıdaki bölüm 1.2.7).
                         Etkinlik iki anlama gelir. Öncelikle, belirli bir bölgeyi ele alırsak, bu bölgede hukuki
                         normların  çoğunluğuna  hukuki  olmayan  kuruluşların  normlarına  göre  çok  daha  fazla
                         sayıda insan tarafından ve çok daha fazla sayıda durumda uyulduğunu göreceğiz. Hu-
                         kuk sistemi “hepçildir”; toplumu bir bütün olarak, tüm yönleriyle, en azından dolaylı bir
                         şekilde  (tüm  toplumsal  normlarla  ilgili  yaptırımlar  getirerek)  kontrol  eder;  toplumda
                         gerçekleşen her şey için temel bir çerçeve oluşturur. Sıradan insanlar, satın alma, satış
                         yapma, ev kiralarını ödeme, büro işleri yapma, banka kredisine başvurma, vergi ödeme,
                         evlenme  vb.  günlük  eylemleri  gerçekleştirmek  için  hukuki  normları  sıkça uygulamak
                         zorundadırlar (karşılaştırma için: Finnis 1980, 268 ve devamı).
                            İkinci olarak, hukuk normlarının bu türdeki etkinliği bir başka etkinlik tarafından,
                         hâkimlerin,  savcıların,  polisin,  infaz  memurlarının  vb.  kompleks  eylemleri  yoluyla
                         uygulanan, etkili ve hukuki olarak yetkilendirilmiş bir güç tarafından desteklenir. Kısa-
                         cası, resmî mevkilere sahip olan bazı insanlar, diğerlerinin eylemlerini etkilemek için
                         yaptırım normlarının yanı sıra hukuki normları uygularlar. Böylece hukuk sistemi, belir-
                         li bir bölgede en üst düzeydeki yetkiyi kullanan kurumun faaliyetlerini düzenler (karşı-
                         laştırma için: Olivecrona, ör. 1971, 271 ve devamı).
                            Etkinlik,  her  zaman  olmasa  da  çoğu  zaman,  kabulün  bir  sonucudur  (karşılaştırma
                         için: Summers 1985, 76). Genel olarak, hukuk, diğerlerinin yanı sıra hukukun otoritesi-
                         ni, meşruiyetini, bağlayıcı gücünü vb. tanımak amacıyla insanların hukuka karşı özel
                         tutumlar geliştirmesine neden olur (karşılaştırma için: Ross 1946, 89-90 ve Olivecrona
                         1971,  70-71).  Nihai  olarak,  etkinlik,  çeşitli  bireylerin  koordinasyon  hâlindeki  bilinçli
                         deneyimlerini ön varsayar. Başka bir deyişle, Ross’un bakış açısı anlamında bir “birey
                         ötesi ortak ideoloji”nin mevcut olması gereklidir (bkz. yukarıdaki bölüm 5.5.4).
                            Bununla birlikte, etkinliğin, yürürlükteki hukuk ile (diğerlerinin yanı sıra) mafya ve-
                         ya uluslararası terör ağları gibi yasa dışı örgütlerin uygulamalarını yöneten diğer norma-
                         tif düzenler arasında bir ayrım yapmak için yeterli olup olmadığından emin olunamaz.
                         Belki de bazı ek ölçütlere ihtiyaç vardır. Bunlar çeşitli niteliklere sahiptir. Ortak payda,
                         hukukun nispeten kamusal niteliği ve nispeten yüksek kurumsallaşma derecesidir (kar-
                         şılaştırma için: Ross 1958, 62). Örneğin kanunu uygulayan kişilerin açık ve kamusal
                         faaliyetlerinden söz edilebilir. Ayrıca böylelikle devletler arasındaki sınır açıkça belir-
                         lenir, hukuki normlar yayımlanır, çeşitli kamu kurumları ne olduklarını gösteren işaret-
                         ler  taşır,  davalar  kamuya  açık  hâle  gelir,  ordu  ve  polis  teşkilatı  mensupları  üniforma
                         giyer vb. Yargı, polis vb., tüm mesailerini, insanları hukuk sistemine uymaya zorlamak-
                         la geçirirler. Hukuk, sistematik bir şekilde öğretilir ve uzmanlar (hukukçular) tarafın-
   248   249   250   251   252   253   254   255   256   257   258