Page 256 - Microsoft Word - Lot3_GerekcelerinYazilmasiHakimlerIcinElKitabi_Matbaa
P. 256

5.8 Hukukta Olgular ve Değerler                                     237

                            rında uyulur; böylelikle yetkililer, bu normları, başkalarının eylemlerini etkileyecek
                            şekilde  uygularlar.  Yetkililerden  bazıları  (örneğin  hâkimler,  savcılar,  polis,  infaz
                            memurları vb.), hukuki olarak yetkilendirilmiş bir gücün uygulanması sürecine katı-
                            lırlar.
                            F  7) Kanun genellikle açık bir şekilde yayımlanır ve uygulanır; ayrıca sıklıkla profes-
                            yonel hukukçular tarafından, yerleşik ve gözle görülür düzeyde gelişmiş yöntemler
                            ve doktrinler kullanılarak yorumlanır.



                         5.8.2 Hukuk Oluşturan Olgular Olarak Gerekli Kılan Olgular

                         Ayrıca  bir  yürürlükteki  hukuk  sisteminin  aşırı  düzeyde  ahlaka  aykırı  olamayacağını
                         varsaymak akla yatkındır, çünkü bir toplum için çok sıklıkla ahlaki olarak yanlış karar-
                         lara yol açan normatif bir düzen oluşturmaktansa, bir bireyin tüm davaları kendi ahlaki
                         yargısına uygun olarak karara bağlamasına izin vermek daha iyidir. Hitler’in veya Pol
                         Pot’un kanunlarının bazı bölümlerinde olduğu gibi bu tür bir “hukuk”un aşırı düzeyde
                         ahlaka  aykırı  olması,  bir  hukukçunun  hukuki  uygulamada  adaletsizliği  azaltmak  için
                         hukuki  yöntemi  kullanmasını  imkânsız  kılmaktadır.  Normal  bir  durumda,  toplumsal
                         olarak yerleşik hukuku uygulayan bir kişi, hukukun lafzi içeriğini diğer ilk bakışta ahla-
                         ki nedenlerle tartabilir ve dengeleyebilir. Ancak toplumsal olarak yerleşik “hukuk”un
                         bir hükmü aşırı derecede ahlaka aykırı olduğunda, yorumlanan, her yönüyle düşünül-
                         müş hukukta bir boşluk vardır (karşılaştırma için: yukarıdaki bölüm 5.4.6). Tartma ve
                         dengeleme  hiçbir  düzgün  sonuca  yol  açmaz,  çünkü  hukuki  yorumlamanın  iki  gerekli
                         koşulu olan 1) toplumsal olarak yerleşik hukuki normların güçlü desteğine sahip olma
                         ve  2)  ilk  bakışta  ahlaki  normların  yeterli  desteğine  sahip  olma  koşullarını  aynı  anda
                         karşılayacak hiçbir norm ifadesi düşünülemez. Yerleşik hukuk dikkate alınır alınmaz,
                         ahlakın göz ardı edilmesi gerekmektedir (bunun tersi de geçerlidir). Bu tür hükümlerin
                         güçlü bir şekilde desteklediği, her yönüyle düşünülmüş bir hukuk yoktur.
                            Şimdi, söz konusu “hukuk” sisteminin son derece ahlaka aykırı olan çok sayıda hü-
                         küm  içerdiğini  varsayalım.  Sistem,  ortalama  olarak  (“im grossen  und ganzen”),  son
                         derece ahlaka aykırıdır (karşılaştırma için: Kriele 1979, özellikle 177; Dreier 1982, 41
                         ve devamı). Hükümlerinin önemli bir kısmı, her yönüyle düşünülmüş herhangi bir hu-
                         kuku güçlü bir şekilde destekleyemez. Bu “hukuk” sisteminin ilk bakışta yürürlükteki
                         hukuk olmadığını varsaymak dahi akla yatkındır. “Aşırı derecede adaletsiz yasa, yasa
                         değildir” (“Lex iniustissima non est lex”).
                            Bu tez, “adaletsiz yasanın yasa olmadığını doğrulayan” “merkezi doğal hukuk geleneği” ile kar-
                            şılaştırılabilir. “‘Adaletsiz yasa, yasa değildir’ (Lex iniusta non est lex) [...] ifadesi, (i) bazı nor-
                            matif anlamlı içeriklerin bazı topluluklar için [...] yasa statüsüne sahip olduğu, (ii) bu yasanın
                            adil olmadığı [...] ve (iii) bu yasaya uymanın gerekçelendirilemeyeceği anlamına gelir” (Finnis
                            1980, 364-5). Ancak (bu ifade), kötü kanunları neredeyse hiç dikkate almamaktadır. Dolayısıyla
                            ‘Aşırı derecede adaletsiz yasa, yasa değildir.’ (Lex iniustissima non est lex) dememiz gereklidir”
                            (Lucas 1980, 123).
                         Kısacası, bir normatif sistem, ancak çok fazla sayıda aşırı derecede ahlaka aykırı norm
                         ve uygulama içermiyorsa veya üretmiyorsa, toplumsal olarak yerleşik (ilk bakışa dayalı)
                         hukuktur. Ahlaki muhakeme, neyin aşırı derecede ahlaka aykırı olduğuna ve neyin “çok
                         fazla sayıda” olduğuna karar verir.
   251   252   253   254   255   256   257   258   259   260   261