Page 276 - Microsoft Word - Lot3_GerekcelerinYazilmasiHakimlerIcinElKitabi_Matbaa
P. 276
5.9 Tüm Hukuki Soruların Tek Doğru Yanıtı? 257
doğru yanıtı olduğu, ancak buna karşılık gelen hukuki sorunun hiçbir doğru yanıtının
olmadığı durumlar da vardır. Bu sonuç, her yönüyle düşünülmüş hukukun, toplumsal
olarak yerleşik hukuk normları ve ahlaki hususlar olmak üzere iki farklı ilk bakışa
dayalı nedenler dizisinin tartılması ve dengelenmesinin bir sonucu olduğu gerçeğin-
den kaynaklanmaktadır. Bu iki dizi, uyumsuz olabilir. Dolayısıyla ahlaka aykırı hu-
kuk çok açık olduğunda, bu hukukun ahlaki hususlara karşı tartılması ve dengelenme-
sinin hiçbir sonuca yol açmayacağını yukarıdaki bölüm 5.4.6’da belirtmiştik. Bu du-
rumda aynı anda 1) toplumsal olarak yerleşik hukuki normların güçlü bir desteğine
sahip olan ve 2) ilk bakışta ahlaki normların yeterli desteğine sahip olan bir norm
ifadesi formüle etmek imkânsızdır. Böyle bir durumda, her yönüyle düşünülmüş bir
hukuki norm mevcut değildir. Yorumlanan, her yönüyle düşünülmüş hukukta bir
boşluk vardır.
5.9.6 “Dışsal Kuşkuculuk” Üzerine Bazı Düşünceler
Dworkin, bu tür bir “dışsal kuşkuculuğu” (karşılaştırma için: Dworkin 1986, 78 ve
devamı ile 266 ve devamı), aşağıdaki nedenle savunulamaz bulmaktadır. (1) “Kölelik
yanlıştır” ve (2) “Kölelik sorusunun tek bir doğru yanıtı vardır, o da köleliğin yanlış
olduğudur” ifadeleri arasında önemli bir fark yoktur. Dolayısıyla kişi, köleliğin yanlış
olduğunu kabul ediyorsa, bu tür ahlaki soruların tek bir doğru yanıtı olduğunu da kabul
etmelidir.
Yine de Dworkin, ahlaki önerme 1 ile felsefi önerme 2 arasındaki önemli bir far-
kı gözden kaçırmaktadır. Elbette, her iki ifade de belirli bir kuramsal anlama sahip-
tir. Ancak sadece birincisi (ikincisi değil) aynı zamanda pratik bir anlama da sahip-
tir; köleliğin duygusal olarak reddedildiğini ifade eder ve bununla mücadele etmek
için bir neden teşkil eder. Sonuç olarak, köleliğin yanlış olduğunu ciddi bir şekilde
iddia eden bir kişi, aklı başında başka bir kişinin eski Yunanlıların ve Romalıların
çoğuyla aynı duyguları paylaşabileceğini ve köleliğin yanlış olduğunu reddedebile-
ceğini kabul edebilir. Kendisinden farklı düşünenlerin yargısının nihayetinde farklı
duyguları temel aldığını kabul eder. Öte yandan kişi, hem tek bir doğru yanıt oldu-
ğu yönündeki 2. felsefi tezi ciddi bir şekilde dile getirip vb. hem de böyle bir yanı-
tın olmadığını söyleyen insanlara karşı bu tür bir hoşgörü gösteremez. Çünkü ku-
ramsal bir önerme ya doğrudur ya da yanlıştır. Üçüncü bir olasılık yoktur (Tertium
non datur).
Bu fark, olumsuzlama ifadelerinde daha da belirgindir. Dworkin’in muhakemesi şu
anlama gelir. (3) “Herhangi bir ahlaki sorunun tek bir doğru yanıtı yoktur” ifadesi (4)
“köleliğe ilişkin ahlaki sorunun tek bir doğru yanıtı yoktur” ifadesine işaret eder ve
bu (5) “kölelik yanlış değildir” anlamına gelir. Bir başka deyişle, benim gibi birinin,
köleliğin yanlış olmadığını düşünmesi gerekir. Ancak “kölelik yanlış değildir” şek-
lindeki 5. ahlaki önerme ile 4. felsefi önerme arasındaki aşağıdaki önemli fark nede-
niyle, bu yıkıcı sonucu çıkarmak hiçbir şekilde mümkün değildir. Yalnızca 5. ahlaki
ifade, konuşmacının köleliğe karşı hiçbir kötü his beslemediğini beyan etmektedir. 4.
felsefi ifade, duygularla ilgili hiçbir hususa işaret etmemektedir. Sonuç olarak, 5.
ifadeye de işaret etmez.