Page 48 - Microsoft Word - Lot3_GerekcelerinYazilmasiHakimlerIcinElKitabi_Matbaa
P. 48

1.4 Hukukçular Neden Özel Yorumlama Yöntemlerine İhtiyaç Duyarlar?   29

                         1.4.2  Hukuk ve Demokrasi


                         Buna karşılık, demokratik bir toplumda, hukuki karar vermenin ahlaki bileşeni hem ek
                         gerekçelendirmeye hem de daha zengin bir içeriğe sahiptir.
                            Modern demokrasi kavramı, tarihsel olarak, çeşitli ahlaki ve sağduyulu düşüncelerin
                         etkisi altında gelişmiştir. Bunun sonucunda, belirsizdir ve değerlendirmeye açıktır. Kişi,
                         bir  toplumsal  düzeni  veya  bir  devlet  kurumunu  demokratik  olarak  nitelendirdiğinde,
                         bunu belirli bir düzeyde kabul ettiğini ifade etmektedir. Başka bir deyişle, demokrasi iyi
                         bir toplumsal örgütlenmenin özel bir durumudur.
                            Demokratik olmayan bazı devletlerin ve toplumsal örgütlenme biçimlerinin de iyi olması man-
                            tıksal olarak mümkündür, ancak bu sorunu göz ardı ediyorum.
                            Değerlendirmeye açık demokrasi kavramının amacı, değerlendirmeye yönelik bir siyasi tartış-
                            mada ne kadar kullanışlı olduğu ile alakalıdır. Başka amaçlara yönelik olarak, demokrasi için
                            çeşitli  “değer  yargısından  bağımsız”  tanımlar,  örneğin  onu  çoğunluk  kuralıyla  özdeşleştiren
                            “resmî”  bir  tanım  (karşılaştırma  için:  ör.  Heckscher,  54)  yapılabilir.  Değer  yüklü  demokrasi
                            kavramı, “maddi” olarak adlandırılabilir (karşılaştırma için: ör. Taxell 1987, 9 ve devamı).
                         Hem  tarihsel  hem  de  dilsel  nedenlerle,  demokrasi  kavramının  öncelikle  devlete,  bir
                         bütün olarak toplumun örgütlenmesine ve ayrıca kamusal karar alma süreçlerine uygu-
                         lanması  doğaldır.  Yalnızca  ikincil  anlamda,  diğer  örgütlerin  ve  bu  örgütlerce  alınan
                         kararların da demokratik olarak adlandırılması mümkündür. Bu tür endüstriyel işletme-
                         lerin, üniversitelerin vb. “demokratikleşmesi”, değerleri teşvik etmekte ve birincil an-
                         lamda  demokrasi  ile  bağlantılı  sorunlarla  özdeş  olmayan  sorunlara  neden  olmaktadır
                         (karşılaştırma için: Taxell 1987, 42).
                            Bununla birlikte, demokrasi kavramının değerlendirmeye açık olması, bu kavramın
                         kesin bir anlamdan yoksun olduğu anlamına gelmez. Demokrasi, halkın gücü ile aynı
                         şeyi ifade etmektedir. Bu, demokrasinin ana fikridir.
                         Ross’a  göre  (1963,  92  ve  devamı),  demokrasi  kavramının  halkın  gücü  olarak  ifade
                         edilmesi,  ideal  bir  örnek  teşkil  etmektedir.  Olgular,  karar  verme  sürecine  dâhil  olan
                         kişilerin sayısı, bu kişilerin nüfuzunun etki düzeyi ve halkın kontrol alanının genişletil-
                         mesi gibi konulara bağlı olarak, kavramı bu ifadeye az çok yaklaştırabilmektedir.
                         Elbette, “halkın gücü” ifadesi, belirsiz bir ifadedir. Bununla birlikte, politik dil üzerine
                         yapılan (“değer yargısından bağımsız”) bir çalışma, bir devletin ya da toplumsal düze-
                         nin demokratik olduğu sonucuna varmak için bazı olgusal gerçeklerin gerekçe olarak
                         sunulmasının  akla  yatkın  olduğunu  göstermiştir.  Bu  demokrasi  ölçütleri,  halkın  gücü
                         ana fikrini daha net hâle getirmektedir. Diğerlerinin yanı sıra, aşağıda verilen ve birbi-
                         riyle kısmen örtüşen ölçütler dikkate alınabilir: 1) vatandaşların çıkarlarının siyasi ola-
                         rak temsil edilmesi, 2) çoğunluk kuralı, 3) vatandaşların siyasete katılımı, 4) düşünce
                         özgürlüğü, 5) diğer bazı insan hakları ve siyasi haklar, 6) hukuki güvenlik, 7) kuvvetler
                         ayrılığı ve 8) iktidar sahiplerinin sorumluluğu. Ölçütlerden her biri, belirli bir düzeye
                         kadar az ya da çok gerçekleştirilebilen farklı bir değere karşılık gelir. Buradan, demok-
                         rasinin farklı düzeylere sahip olduğu sonucu çıkar (karşılaştırma için: Ross 1963, 92 ve
                         devamı).
                            Demokrasinin ana fikri olan halkın gücü, her bir ölçütle az çok yakından ilişkilidir.
                         Dolayısıyla iktidardakilerin vatandaşların çıkarlarını temsil etmesi, çoğunluğun iradesi-
   43   44   45   46   47   48   49   50   51   52   53