Page 51 - Microsoft Word - Lot3_GerekcelerinYazilmasiHakimlerIcinElKitabi_Matbaa
P. 51

32      1. Hukuki Muhakeme İkilemi: Ahlaki Değerlendirme mi Yoksa Hukukun Tanımlanması mı?

                         3.  Katılım. Vatandaşların siyasete katılımı, demokrasinin bir başka ölçütüdür (karşılaş-
                            tırma için: ör. Anckar, 53 ve devamı). Demokrasi bir tür “amatör yönetim” anlamına
                            gelir. Kamusal bir görevi olmayan yurttaşların dahi, örneğin kamusal eleştiri yoluyla
                            iktidardakilere baskı uygulaması da önemlidir. Hem meslekten olan hâkimlerin hem
                            de meslekten olmayan hâkimlerin görev aldığı bir mahkeme teşkilatı, katılım fikri ile
                            profesyonel hukukçuların rasyonel hukuki muhakeme yürütme becerisi arasında ma-
                            kul bir denge sağlar.
                         4.  İfade özgürlüğü. Demokrasi, kavramsal veya en azından nedensel olarak özgür bir
                            kamuoyu oluşturulmasını gerektirir (karşılaştırma için: ör. İsveç Anayasası’nın Re-
                            geringsformen  (Yönetim Şekli)  bölümünün  1. kısmının 1.  maddesi ve 2.  kısmının
                            12. maddesinin 2. fıkrası). Vatandaşlar görüşlerini ifade etmekte ve bunları uygula-
                            maya koymaya çalışmakta özgür olmalıdır. Kamuoyunun özgür bir şekilde oluştu-
                            rulması, siyasi sorular ve uygulama ile ilgili diğer sorular hakkında rasyonel tartış-
                            malar  yapılmasıyla  ilgilidir.  Bunun  yerine,  vatandaşların  duygularına  hitap  ederek
                            manipüle edilmeleri durumunda, kamuoyunun gelişimi yalnızca biçimsel olarak öz-
                            gür olup gerçekte ise demagogların etkisi altında kalmış olur.

                            Hukuki kararlar, fikirlerin özgürce oluşmasını kolaylaştırmak için anlaşılır gerekçe-
                         lerle birlikte verilmelidir (aşağıdaki bölüm 6.5 ile karşılaştırın).
                         5.  Haklar.  Ayrıca  demokrasi  için  (kavramsal  veya  nedensel  olarak)  başka  haklar  da
                            gereklidir.  Demokrasi,  çoğunluğun  diktatörlüğü  değildir.  Nispeten  yerleşik  hâle
                            gelmiş birçok hak sıralanabilir. Bunları, özgürlük ve eşitlik gibi demokrasinin temel
                            değerlerinin yorumları olarak görebiliriz. Burada şimdilik sadece düşünce özgürlü-
                            ğü, basın özgürlüğü, bilgi edinme özgürlüğü, dolaşım özgürlüğü, toplanma özgürlü-
                            ğü, gösteri özgürlüğü, örgütlenme özgürlüğü, din özgürlüğü; yaşam hakkı, vücut bü-
                            tünlüğünün korunması,  özel hayatın  gizliliği  hakkı,  aile hayatının korunması, özel
                            mülkiyet hakkı, haberleşmenin gizliliği, insanlık dışı veya aşağılayıcı muamele ya-
                            sağı,  zorla  çalıştırılma  yasağı,  ayrımcılık  yasağı,  adil  yargılanma  hakkı  ve  kanun
                            önünde eşitlik gibi kavramlardan bahsedeceğim (karşılaştırma için: ör. İsveç Anaya-
                            sası’nın 2. kısmı ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi). İstihdam, eğitim vb. hakkı
                            gibi  sosyal  ve  ekonomik  haklarla  ilişkili  karmaşık  sorunlara  burada  değinmeyece-
                            ğim.
                            Sıralanabilecek haklar yer ve zamana göre değişiklik gösterebilir. Ancak vatandaşla-
                         rın hiçbir hakka sahip olmadığı bir toplumsal düzenin demokratik olduğundan bahsedi-
                         lemez. Haklarla ilgili ilkelerin birçok nedeni arasından birkaçından bahsetmek istiyo-
                         rum: (1) Birçok hükûmet, haklardan ödün vermek pahasına refahı artırmaya çalışmış ve
                         sonuç her zaman aynı olmuştur: kültürel ve ekonomik bozulma. (2) Rasyonel söylem
                         gibi temel sosyal uygulamaların amacını anlamak için bazı haklar gereklidir. Örneğin
                         bir  tartışmanın  katılımcılarından  biri,  diğer  tartışma  katılımcılarının  ciddiye  alınma
                         hakkına riayet etmezse, rasyonel bir argümanın neden rüşvetten ve diğer duygusal ma-
                         nipülasyonlardan daha iyi bir şey olduğu anlaşılamaz (karşılaştırma için: Alexy 1986).
                            Hukuki karar vermenin amacı, tarafların haklarını belirlemek ve uygulamak ya da en
                         azından tarafların çıkarlarının ne ölçüde korunması gerektiğine karar vermektir. Kamu-
                         sal yarar ve politikalar dikkate alınabilir, ancak bu kesinlikle hakların tamamen göz ardı
                         edildiği derecede yapılamaz (aşağıdaki bölüm 5.9.2 ile karşılaştırın).
   46   47   48   49   50   51   52   53   54   55   56