Page 55 - Microsoft Word - Lot3_GerekcelerinYazilmasiHakimlerIcinElKitabi_Matbaa
P. 55

36      1. Hukuki Muhakeme İkilemi: Ahlaki Değerlendirme mi Yoksa Hukukun Tanımlanması mı?

                            Yorumlayıcı ifade, kabul edilebilir yorumlar arasında yapılan bir tercihi açıkladığı
                         için 2. yorumun doğru olduğunu belirten değerlendirici bir pratik ifade veya kişinin bu
                         şekilde yorumlanan hükme uymasını gerektiren normatif bir pratik ifade olarak görüle-
                         bilir. Öte yandan, yorumlayıcı ifade söz konusu hükmün (Tazminat Sorumluluğu Kanu-
                         nu’nun  2.  kısmının  1.  maddesinin)  doğru  anlamını  aktardığını  iddia  etmektedir.  Bu
                         açıdan bakıldığında, bir kuramsal önerme gibi görünmektedir.
                            Aslında yorumlayıcı ifade, örneğin aşağıdakiler de dâhil olmak üzere, kimi kuramsal
                         kimi ise pratik olan karmaşık bir dizi öncülden gelmektedir:
                         1.  Yorumlanan hükmün anlamı hakkında kuramsal bir önerme olarak m;
                         2.  Örneğin  hükmün  belirli  bir  şekilde  yorumlanmasının  sosyal  sonuçlarıyla  ilgili  ku-
                            ramsal önermeler, p 1-p n;
                         3.  Yorumlama ile alakalı olan (örneğin emsal kararlar gibi) hukuk kaynaklarıyla ilgili
                            kuramsal önermeler r 1-r n;
                         4.  Genel kabul görmüş hukuki yorumlama normlarıyla ilgili bazı kuramsal önermeler,
                            s 1-s n;
                         5.  “m, p 1-p n, r 1-r n ve s 1-s n kuramsal önermeleri doğruysa ve bir kişi, kasten veya ihmal
                            sonucunda, söz konusu zarar için yeter koşul olan ancak gerek koşul olmayan bir fiil
                            gerçekleştirmişse, bu kişi Tazminat Sorumluluğu Kanunu’nun 2. kısmının 1. madde-
                            si uyarınca sorumlu değildir” gibi uygulamalı bir “kapanış” ifadesi.
                            Böylelikle hukuki yorumlayıcı ifadeler hem karmaşık bir anlama hem de karmaşık
                         bir gerekçeye sahiptir (karşılaştırma için: ör. Wedberg 1951, 252 ve devamı; Aarnio,
                         Alexy ve Peczenik 1981, 427 ve devamı; Peczenik 1983, 76 ve devamı; Aarnio 1987,
                         47 ve devamı ile 180 ve devamı).



                         1.5.3  Temel Sorun: Hukuki Muhakemede Bilgi, Doğruluk ve Haklılık

                         Hukuki yorumlayıcı ifadelerin anlam ve gerekçelerinin karmaşıklığı, bunların doğrulu-
                         ğunun  değerlendirilmesine  ilişkin  bazı  felsefi  tartışmaların  konusu  olmuştur.  Hukuki
                         muhakemenin amaçlarının, nedenlerinin, yöntemlerinin, kavramlarının ve sonuçlarının
                         bu şekilde değerlendirilmesi hukuk bilgisinin özünü oluşturmaktadır (yukarıdaki bölüm
                         1.1 ile karşılaştırın).
                            Bu, normatif bir sorudur. Bu sorular, gerekçelendirmenin bağlamı olarak adlandırı-
                         lan  kavramın  kapsamına  girer.  Bu  sorularla  keşif  bağlamında  sorulan  “Bir  hukuki
                         uyuşmazlığın belirli bir şekilde sonuçlanmasına yol açan etmenler nelerdi?” “Hukukçu-
                         lar tarafından ikna edici kabul edilen nedenler nelerdi?” vb. tanımlayıcı sorular arasında
                         ayrım yapılması gereklidir.
                            Hukuki muhakemenin gerekçelendirilmesinde, zorlu felsefi sorunlarla karşı karşıya
                         kalınmaktadır.
                         1.  Bu muhakeme biçimi, görünüşte birbiriyle uyumsuz olan tezlerin varlığına dayanır.
                            a.  Kişi, bir hukuki muhakeme yaptığında ve değer yargıları ile normlarını ciddi bir
                              şekilde dile getirdiğinde, bunların haklı olduğunu varsayar. “p haklı olmasa da
   50   51   52   53   54   55   56   57   58   59   60