Page 88 - Microsoft Word - Lot3_GerekcelerinYazilmasiHakimlerIcinElKitabi_Matbaa
P. 88

2.4 Tartma ve Dengeleme                                              69

                            Liste tanım gereği eksiksiz olduğundan, daha fazla neden eklenemez. Dolayısıyla lis-
                         telenen nedenlerin karşı argümanlardan daha ağır bastığı sonucu lehindeki herhangi bir
                         muhakeme, kişinin yalnızca hâlihazırda listede bulunan bazı nedenleri tekrarladığı an-
                         lamına gelmelidir. Eğer bunların hepsi hâlihazırda dikkate alınmışsa, muhakeme dur-
                         durulmalıdır.
                            Tartışılan liste, birçok düzeyden oluşabilir. En alt düzeyde, belirli bir eylemin iyi ve
                         yapılmak zorunda olduğu sonucunun lehinde ve aleyhinde nedenler vardır. Daha yüksek
                         bir düzeyde, nedenlerin ve karşı argümanların şu veya bu şekilde tartılması için ikinci
                         derecenin nedenleri vardır. İkinci derece nedenlerden bazıları, örneğin birinci derecenin
                         belli nedenleri, buna karşılık gelen karşı argümanlardan daha ağır basmaktadır. Örneğin
                         listede, belirli bir eylemin yapılmak zorunda olduğu sonucu lehine on neden ve aleyhine
                         on iki neden ile on nedenin on iki nedenden daha ağır bastığını belirten bir “üstün ne-
                         den” bulunabilir. Bu “üstün nedenler” de akla gelen karşı argümanlara karşı tartılabilir
                         ve dengelenebilir. Bu şekilde, üçüncü düzey nedenler vb. de var olabilir.
                            Liste eksiksiz olup başka nedenleri de içine alacak şekilde genişletilemez. Bu varsa-
                         yım, tüm düzeyler için geçerlidir. Birinci, ikinci veya n’inci derecede herhangi bir başka
                         neden eklenemez. Listelenen nedenlerin karşı argümanlardan daha ağır bastığı sonucu
                         lehindeki bir muhakeme, kişinin yalnızca hâlihazırda listede bulunan, daha yüksek de-
                         recedeki  bazı  nedenleri  tekrarladığı  anlamına  gelmektedir.  Eğer  listelenen  nedenler
                         mantıksal bir döngü oluşturmuyorsa, bu durumda liste, tüm argümantasyon yapısı için
                         temel olan, n’inci dereceden bir nihai neden içermelidir. Herhangi bir muhakeme ol-
                         maksızın bu nihai nedenin bulunduğu varsayılmalıdır.
                            Bu şekilde, bir muhakeme, keyfi bir varsayımla sona erer.
                            Ancak  bu  olgu,  tartma  ve  dengelemeyi  değersiz  hâle  getirmez.  Nihai  noktası  keyfi  olmasına
                            rağmen en azından neyin tartılıp dengeleneceği bilinmektedir (karşılaştırma için: Alexy 1985,
                            149-150).
                         Tartmanın  son  adımı,  somut  bir  yargıdan  oluşabilir.  Bağlamsallık  tezi  doğru  değilse
                         (bkz. yukarıdaki bölüm 2.4.3), bazı durumlarda son adım, söz konusu ilkeler arasında
                         bir öncelik  sırası  belirleyen,  varsayılan bir  genel kuraldan oluşabilir.  Öte  yandan, bir
                         ilkenin, tartmanın son adımını oluşturduğunu söylemek tutarsız olacaktır. Daha önce de
                         ifade edildiği üzere, bir ilke, ahlaki bir sonuç için yeterli bir neden olmayıp diğer ilkele-
                         re karşı tartılması gereklidir. O hâlde, nasıl tartmanın son adımı olabilir?


                         2.4.6  Kuramsal Önermelerden Kesin Pratik İfadelere Doğru İlerleme


                         Tartma ve dengelemenin bu rolü, ahlaki kuramları ve ölçütleri tartışılabilir hâle getir-
                         mektedir. Bu nedenle, bir eylemin (yalnızca olmasa da) bu tür kuramların ve ölçütlerin
                         tümünü aynı anda yerine getirmesi hâlinde zorunlu ve iyi olabileceğini belirten bir mi-
                         nimal konsensüs kuramını tartışmak ilginçtir.
                            Kişinin daha kapsamlı bir bilgiye sahip olması durumunda, objektif olarak (duygusal
                         ön yargılardan azade), kuramsal önermelerde tanımlanan, ilk bakışta ahlaki iyiliği ve
                         ahlaki zorunluluğu bazı olgusal gerçeklere dayandıran tüm anlamlı ahlak kuramlarını ve
                         ölçütlerini içeren kapsamlı bir liste belirleyebileceği hipotezi yanlışlanmaz. Şimdi, ah-
   83   84   85   86   87   88   89   90   91   92   93