Page 160 - Microsoft Word - Lot3_GerekcelerinYazilmasiHakimlerIcinElKitabi_Matbaa
P. 160
HUKUKİ ARGÜMANTASYON TEORİSİ
Söylemsel açıdan imkânsız normların sayısı kesinlikle azdır. Ancak
Habermasçı teori, söylemsel imkânsızlık alanı için de bazı bilgiler verir.
Öncelikle, Habermas’ın argüman kalıplarına yapmış olduğu Toul-
min’i destekleyen atfından bahsetmek gerekir. Esasında Habermas sa-
dece iki argüman kalıbından bahseder: bir değer veya yükümlülük yargı-
sının bir kural tarafından meşrulaştırılması ve bir kuralın sonuçlarına ve
yan sonuçlarına atıfla gereksinimleri karşılamak bakımından meşrulaştı-
rılması.
Stevenson’ın ve Baier’in teorilerine ilişkin tartışmaların da göster-
diği gibi, dikkate alınması gereken çok daha fazla argüman kalıbı vardır.
Argüman kalıplarının sayılması ile sistematik hale getirilmesi aşağıda ele
alınacaktır. Ancak kabul edilmelidir ki, argüman kalıplarının analizi, içe-
rik olarak nasıl argümantasyon yapılacağı hakkında hiçbir şey ortaya
koymaz. Bu analiz, argümanın içeriğini etkileyen kuralları belirlemek
için gereklidir.
Bu kurallardan birini Habermas’ın genellenebilirlik ilkesi oluşturur.
Buna göre, şayet bir normun her bir bireyin gereksinimlerini karşılamaya
yönelik olan sonuçları ve yan sonuçları herkes tarafından kabul edilebil-
415
diğinde, bir norm genellenebilir olur. Bu kural şu şekilde formüle edi-
lebilir:
Bir normun her bireyin ihtiyaçlarını karşılamaya yönelik olan sonuç-
ları, herkes tarafından kabul edilebilir olmak zorundadır.
Dolayısıyla söylem, her defasında ihtiyaçları meşru gören hâkim yo-
rumlara bağlıdır. Hangi ihtiyaçların genelleştirilebilir olduğu ise konuş-
macıların bireysel ve toplumsal olarak oluşturdukları ahlaki kanaatlerine
bağlıdır. Habermas’ın gerekçelendirme dilinin eleştirisi doktrini tam da
burada devreye girer. Bir toplumun ve bir tür olarak insanlığın gelişimi
boyunca ortaya çıkan temel ahlaki kanaatler, bir bireyin ahlak diline yer-
415 Bkz. yukarıda S. 135 vd.
158