Page 247 - Microsoft Word - Lot3_GerekcelerinYazilmasiHakimlerIcinElKitabi_Matbaa
P. 247

HUKUKİ ARGÜMANTASYON TEORİSİ

                        ilgilidir. Ussal argümantasyona yapılan bu atıf, kısıtlayıcı koşullar or-
                        tadan kaldırılmadığı sürece, hukuki söylemlerden söz etmeyi sadece
                                                                20
                        haklı değil, aynı zamanda da gerekli kılar.
                            Hukuk bilimine özgü tartışma açısından, özel durum tezini destek-
                        leyen sağlam gerekçeler sunulabilir. Esasen daha problemli olan, çeşitli
                        yargılama türlerinde gerçekleşen argümantasyonlar için de bunun ge-
                        çerli olup olmadığıdır. Usul kurallarının getirdiği kısıtlamalar, zaman
                        baskısı, çoğunlukla veya kural olarak katılımcıların kendileri için avan-
                        tajlı olan bir karara yönelik motivasyonları ve ceza yargılaması söz ko-
                        nusu olduğunda, yukarıda bahsedilen asimetrik rol dağılımı bunun ak-
                        sini söyler. Bu nedenle Habermas, yargılamayı bir söylem olarak değil,
                                                      21
                        stratejik bir eylem olarak görür.
                            Bu gerekçeler ilk bakışta reddedilebilir gibi görünmemektedir. An-
                        cak, sözgelimi, hukuk yargılamasında tarafların kendi menfaatlerini gö-
                        zetebilecekleri, bir uzlaşma arayışında olmadıkları sürece, uzlaşmanın
                        mahkeme tarafından konu edilmeyeceği dikkate alınmalıdır. Mahkeme
                        huzurundaki argümantasyon temelde, sözleşme müzakereleri gibi mü-
                        zakerelerdeki argümantasyondan farklılık gösterir. Taraflar veya onla-
                        rın avukatları, öznel olarak sadece kendi çıkarlarını gözetiyor olsalar
                        bile, beyanlarında doğruluk iddiasında bulunurlar. Belirli bir kararı des-
                        teklemek için nedenler öne sürmek, prensip olarak hukuk bilimine özgü
                        tartışmalarda da yer alır. Özellikle yüksek mahkemelerin önüne gelen
                        davalardaki gerekçelerin bilimsel tartışmalardan alınmış olması, nadir
                        görülen bir durum değildir. Dahası, mahkeme huzurunda ileri sürülen





                        20    Buna ek olarak, karşı argümanların büyük oranda ele alındığı yer tam da hukuk
                            bilimine özgü incelemelerdir. Karşıt argümanların dikkate alınmasının ve değer-
                            lendirilmesinin ölçüsü, hukuki çalışmaların ve mütalaaların kalitesi için bir kriter
                            olarak kabul edilmektedir. Bu açıdan, hukuk bilimine özgü incelemeler – diğer
                            birçok bilimsel çalışma gibi – içsel söylemin yazılı bir halidir. Bu kavramla ilgili
                            olarak bkz. yukarıda S. 205 vd.
                        21    J. Habermas, Theorie der Gesellschaft oder Sozialtechnologie?, in: J. Habermas
                            / N. Luhmann, Theorie der Gesellschaft oder Sozialtechnologie?, S. 200 vd.

                                                                                        245
   242   243   244   245   246   247   248   249   250   251   252