Page 252 - Microsoft Word - Lot3_GerekcelerinYazilmasiHakimlerIcinElKitabi_Matbaa
P. 252

HUKUKİ ARGÜMANTASYON TEORİSİ

                            (J.2.2)   Hukuki yargı, diğer ifadelerle birlikte en azından bir ev-
                                      rensel normun mantıksal sonucu olmalıdır.

                            (J.2.1) ve (J.2.2), tıpkı evrenselleştirilebilirlik ilkesi gibi fazla abar-
                        tılmamalıdır. Bu kurallar, evrensel normun nasıl oluşması gerektiğini
                        belirlemedikleri gibi, evrensel normun, örneğin istisnai bir hüküm geti-
                        rilerek, değiştirilmesini de ortadan kaldırmazlar. Fakat, bu istisnai hük-
                        mün de evrensel olarak geçerli olması gerekir.

                            (J.2.1)’in ve (J.2.2)’nin hem pozitif bir hukuk normunun gerekçe-
                        lendirilmesi için kullanılabileceği hem de böyle bir pozitif hukuk nor-
                        munun bulunmadığı durumlarda geçerli olması oldukça önemlidir. Bir
                                                                                         31
                        kural kanundan çıkarılamıyorsa, o zaman bir kural oluşturulmalıdır.
                            Gerekçelendirme şeması (J.1.1), daha karmaşık durumlar için ye-
                        terli değildir. Alman Medeni Kanununun (BGB) 823. Maddesinin 1.
                        Fıkrası gibi, (1) bir normun maddi unsurunun birden fazla alternatifi
                        içermesi, (2) normun uygulanması için normun açıklayıcı, kısıtlayıcı






                        31    (J.2.1) ve (J.2.2), Luhmann’ın “evrenselci karar verme pratiği” olarak adlandır-
                            dığı şeyi güvence altına almaya hizmet eder (N. Luhmann, Rechtssystem und
                            Rechtsdogmatik, S. 29). Evrenselleştirilebilirlik, Wieacker tarafından hukuki ka-
                            rar alma sürecinin zorunlu bir unsuru olarak görülür. Fr. Wieacker, Über stren-
                            gere und unstrenge Verfahren der Rechtsfindung, S. 440 vd.; Fr. Wieacker, Zur
                            Topikdiskussion in der zeitgenössischen deutschen Rechtswissenschaft, S. 411
                            vd. Wieacker bunun için sadece kavramsal (analitik) argümanlar değil, aynı za-
                            manda pozitif bir hukuki gerekçelendirme de sunar: Usul kanunlarının, örneğin
                            AMUK Md. 313 / 6’nın, talep ettiği gerekçeler derece mahkemeleri tarafından
                            incelenebilir olduğundan, entelektüel olarak (bu anlamda: rasyonel) nesnelleşti-
                            rilmelidirler. ‘Kanunun ihlali’ (bkz. AMUK Md. 549) ve ‘kanunun uygulanma-
                            ması veya yanlış uygulanması’ (AMUK Md. 550) nedeniyle temyiz mahkemeleri
                            tarafından incelenmeleri gerektiğinden, kararın esas nedeni olarak genel bir ku-
                            ralı  (kanun veya kanuni  önerme:  Alman Medeni Kanununun Uygulanmasına
                            İlişkin Kanun Md. 2; AAY Md. 20) ortaya koymalıdırlar.” (Fr. Wieacker, Über
                            strengere und unstrenge Verfahren der Rechtsfindung, S. 442). Ayrıca bkz. H.
                            Kelsen, Reine Rechtslehre, 2. Aufl. S. 250: “Böylesi, pozitif olmayan genel bir
                            normun uygulanması olan sadece mahkeme tarafından belirlenen bireysel  bir
                            norm haklı olarak meşrulaştırılabilir.”


                        250
   247   248   249   250   251   252   253   254   255   256   257