Page 207 - Microsoft Word - Lot3_GerekcelerinYazilmasiHakimlerIcinElKitabi_Matbaa
P. 207

192               9. “Die Rechtssätze in ihrem systematischen Zusammenhang zu erkennen” …

                         formalistler, bu gibi durumlarda, kıyas yoluyla akıl yürütmeye başvurmayı önermişler-
                         dir, ancak hukuki formalizmin ilk öncüllerinden bu yüzden fazlasıyla taviz verilmiştir.
                            Üçüncü olarak, hukuka formalist yaklaşım, ağırlıklı olarak hukukun kurumsal değer
                         öncüllerinde meydana gelen değişikliklerden dolayı, başlangıçta eşbiçimli olgu durum-
                         larının  hukuki  belirsizlik  veya  hukuki  boşluk  durumlarının  eşbiçimli  olmayanlarına
                         nasıl dönüştürülebileceğinin bir açıklamasını yapamamaktadır. Örneğin, Avrupa İnsan
                         Hakları ve Temel Özgürlükler Sözleşmesi 1995 yılında Finlandiya’da onaylandığında,
                         çok  sayıdaki  eski  rutin  dava,  bir  gecede  bağlı  oldukları  hukuki  ilkeler  ve  toplumsal
                         değerler arasında bir tartma ve dengeleme işlemini gerektiren çetin hukuki yargılama
                         davalarına dönüşmüştür.
                            Hukuki formalizmin savunucularının bizden inanmamızı istediklerinin aksine, hukuk
                         sistemi, sadece statik hukuk kavramlarının sistemik bir topluluğu ya da kapalı, hiyerar-
                         şik bir sistem hâlinde düzenlenebilecek oldukça değişmez genel ilkeler değildir. Aksine,
                         tüm hukuk sistemlerinin doğasında var olan dinamik bir unsur vardır. Hukukun arkasın-
                         daki değer öncülleri yeterince derin bir değişimden geçtiğinde, rutin davalar ile çetin
                         hukuki yargılama davaları ve tipik ile tipik olmayan olgu durumları ve de hukuki karar
                         vermenin eşbiçimli ve eşbiçimli olmayan durumları arasındaki sınır çizgisi de etkilenir.
                         Herhangi bir aşırı formalist hukuk anlatımının, hukuktaki bu tür yapısal değişim dina-
                         mikleri ile başa çıkmak için donanımı yetersizdir.
                            Hukukun inceliklerini çözen mantıksal tasımlamalara ve hukuki kavramların bir so-
                         yağacına ya da hiyerarşisine sahip olma yanılsaması (Puchta’ya göre), hukukun doğası
                         gereği çıkar yüklü, amaca yönelik ve değere bağlı özellikleri açıkça kabul edildiği anda
                         bozulur.  Dahası,  hukuki  formalizmin  bir  yandan  hukukun  arkasındaki  kurumsal  ve
                         toplumsal değer öncüllerinin etkisi ve karşılıklı etkileşimi, öte yandan hukukun toplum-
                         daki ekonomik, ahlaki ve politik etkileri karşısındaki körlüğünün, modern hukuk çağın-
                         da  birbiriyle  bağdaştırılması  güçtür.  Thomas  Morawetz’in  ileri  sürdüğü  gibi,  modern
                         hukuk,  kimliği  sürekli  olarak  hukuki  söylemde  bulunanlar  tarafından  tanımlanmaya,
                         sorgulanmaya, eleştirilmeye ve muhtemelen yeniden tanımlanmaya tabi olan bir müza-
                         kereci uygulama olarak kabul edilirse,  aşırı formalist herhangi bir hukuk anlayışının
                                                         46
                         ağır eleştirilere neden olması olasıdır ve uzun süre hayatta kalamaz.


















                         46   Bir müzakereci uygulama olarak hukuk ile ilgili olarak, karşılaştırma için: Morawetz, “Epistemo-
                            logy of Judging: Wittgenstein and Deliberative Practices” (“Karar Vermenin Epistemolojisi: Witt-
                            genstein ve Müzakereci Uygulamalar”), s. 19-23.
   202   203   204   205   206   207   208   209   210   211   212