Page 26 - Microsoft Word - Lot3_GerekcelerinYazilmasiHakimlerIcinElKitabi_Matbaa
P. 26

1.3 Çalışmanın Konusu: Hukuki Argümantasyon ya da Hukukun Gerekçeli Bir Şekilde Nasıl …   11

                         zemin  sağlamaktadır.  Yine  de  konunun  daha  ayrıntılı  bir  resmini  elde  etmek  için
                         Wróblewski ve Makkonen’in fikirlerinin daha da ayrıntılandırılması gerekmektedir.
                            Makkonen’in  hukuk  kuramında,  biri  hukuki  bir  kuralda  belirtilen,  diğeri  dünyada
                         yaygın veya en azından mümkün olan iki olgu dizilimi arasındaki eşbiçimli bir duruma,
                         hukuki  karar  vermenin  ayrımı  yapılan  diğer  iki  durumuna  göre  mantıksal-kavramsal
                         olarak öncelik verilir; çünkü hukuki karar vermenin semantik olarak belirsiz ve düzen-
                         lenmemiş durumu, olgu dizilimleri arasında eşbiçimli bir ilişkinin olmaması ile tanım-
                         lanmaktadır. Ancak daha net olmak gerekirse, iki olgu dizilimi arasında eşbiçimli bir
                         ilişki olduğunu söylemek ne anlama geliyor? Wróblewski’nin üç yargısal karar verme
                         ideolojisi  ile  Makkonen’in  üç  hukuki  karar  verme  durumunun  kurumsal ve  kurumsal
                         olmayan (toplumsal)  hukuk  kaynakları  ve  bunların  gerektirdiği  toplumsal  değerlerle
                         ilişkisi  nedir?  Gördüğüm  kadarıyla,  Wróblewski  ve  Makkonen’in  temel  fikirlerinin,
                         hâkimin hukuki takdir yetkisine getirilen kısıtlamaların daha net bir resmini elde etmek
                         için hukuk çevrelerinde kabul edilen hukuki kaynak öğretisi ve hukuki metodoloji kural-
                         ları bağlamında okunması gerekiyor.
                            Bu çalışmada, Wróblewski’nin ve Makkonen’in ilk hukuki analiz çerçevesi, her biri
                         ayrı  bir  ölçüte  sahip  olan  veya  hukuki  argümantasyonun  yöntemlerini  ve  sonucunu
                         değerlendirmek için karşılıklı olarak birbirine yaklaşan bir dizi ölçütle ayrımı yapılan on
                         hukuki analiz çerçevesiyle ayrıntılandırılacaktır. Bu bağlamda, tekabüliyet kuramı, tu-
                         tarlılık kuramı ve pragmatist doğruluk kuramları dizisi gibi felsefi doğruluk kuramları,
                         analiz için ilk referansı sağlayacak ve muhtemelen hukukun kurumsal özelliklerini daha
                         iyi kavrayan bir dizi başka yaklaşımla da tamamlanacaktır.
                            Hukuki argümantasyonun öncüllerine yönelik genel bir özet verildikten sonra, anali-
                         zin kapsamı, modern semantiğin sağladığı araçlarla yani Gottlob Frege’nin dil bilimsel
                         bir işaret veya ifadenin gönderim ve anlam ayrımı ve Rudolf Carnap’ın paralel kaplam
                         ve  içlem  yöntemi  ile  ele  alınacaktır.  Dil  bilimsel  bir  cümlenin  iki  semantik  özelliği,
                         buna göre, cümlenin doğruluk değeri (gönderim/Frege; kaplam/Carnap) ve belirli an-
                         lam-içeriği  (anlam/Frege;  içlem/Carnap)  olarak  tanımlanır.  Hukuk  bağlamında,  kanu-
                         nun bazı özel olgu dizilimleri karşısında nasıl anlamlandırılacağına ve yorumlanacağına
                         dair bir iddianın semantik özelliklerini ele almaktayız.
                            Bu çalışmanın sonunda, hukuki argümantasyon kuramının temel felsefi konularından
                         bazılarının  sistematik  bir  anlatısı  verilecektir.  Diğer  bir  deyişle,  bu  anlatı,  öncelikle
                         hukuki  bir  iddianın,  benimsenmiş  belirli  bir  analiz  çerçevesine  bağlı  olarak  ve  onun
                         tarafından  belirlenmiş  doğruluk  değerine  ilişkindir.  Daha  sonra,  mantıksal  kuruluş,
                         normatif ontoloji ve hukukun yapısal aksiyolojisi şeklindeki üç kategori altında analiz
                         edilen  hukuk  evrenindeki  metafizik  “temel  konular”a  dairdir.  Nihayet  bu  anlatı,  ilk
                         olarak Carlos Alchourrón’un ve Eugenio Bulygin’in hukuk sistematiği(nin sonucu) ve
                         hukuk  sistematizasyonu  (süreci)  kavramsallaştırılması  ışığında  değerlendirildiği  ve
                         sonrasında  konunun  bir  hukuk  sistemi  içerisinde  kural/kural,  ilke/ilke  ve  kural/ilke
                         kombinasyonları için karmaşık bir öncelik sırası olarak daha genel terimlerle kapsana-
                         cak  biçimde  genişletildiği  hukuk  kuralları  ve  ilkeleri  serisindeki  bir  sistemik  “şeyler
                         düzeni”ne yöneliktir.
                            Bu çalışma, hukuki eşbiçimlilikten hukuki karar vermede radikal kararcılığa kadar
                         ayrımı yapılan on hukuki analiz çerçevesi altında hukuk kuralının nasıl anlamlandırıla-
   21   22   23   24   25   26   27   28   29   30   31