Page 27 - Microsoft Word - Lot3_GerekcelerinYazilmasiHakimlerIcinElKitabi_Matbaa
P. 27
12 1. Giriş
cağına ve yorumlanacağına dair temel konuların kısa bir özetini vermeyi amaçlamakta-
dır. Kuralın nasıl anlamlandırılacağının birinci amacı, hukuku ve hukuki görüngüleri
toplumdaki görüngüler arasından tespit etme ve hukuk sisteminde ortaya çıkabilecek
kural/kural, ilke/ilke ve kural/ilke kombinasyonları için karmaşık bir öncelik sırasına
göre karşılıklı ilişkilerini belirleme eylemini ifade eder. Kuralın nasıl yorumlanacağının
ikinci amacı, hukuk kural ve ilkelerine, ister dünyada gerçekten geçerli olsun, isterse bir
hukuk bilim insanının hayal gücüyle üretilmiş olsun, belirli bir olgu dizilimi karşısında
anlamlandırıldıkları şekilde belirli bir anlam-içerik atfedilmesi eylemini ifade eder. Bu
çalışma, konuya analitik hukuk bilimi açısından yaklaşan ve asıl ilhamını Jerzy
Wróblewski’nin ve Kaarle Makkonen’in temel eserlerinden alan hukuki argümantasyon
kuramına bir katkıdır. İzlenen diğer metodolojik yol, Gottlob Frege ve Rudolf Carnap
tarafından özetlenen modern semantiktir.
1.4 Bir Hukuki Analiz Çerçevesi Kavramı
1.4 Bir Hukuki Analiz Çerçevesi Kavramı
Bir hukuki analiz çerçevesi, hukuki görüngüleri toplumdaki diğer görüngüler olgular
arasından, bu olguların siyasal ahlak, ekonomi, din, toplumsal görgü kuralları, sanat ve
zanaat, spor ve oyun veya yaşamın diğer alanlarına ait sayılıp sayılmadığına bakılmak-
sızın tanımlamayı ve ayrımını yapmayı mümkün kılan bir yorumlama şemasıdır. Bir
hukuki analiz çerçevesi, işlev olarak Hans Kelsen’in ve Alf Ross’un hukukun tanım-
lanması ve yorumlanması için kabul ettikleri yorumlama şeması hakkındaki temel fikir-
lerine eşittir. 40 Spesifik olarak burada amaçlanan hukuki analiz çerçevesi, doğruluk
değeri (gönderim/Frege; kaplam/Carnap) ve belirli anlam içeriği (anlam/Frege; iç-
lem/Carnap) olarak tanımlanmış olan bir hukuki cümlenin veya iddianın semantik nite-
liklerini değerlendirmek üzere bir referans sağlar. Bir hukuki cümle, yaygın ya da en
azından mümkün olan bazı olgu dizilimleri x karşısında hukuk kuralının nasıl anlamlan-
dırılacağı ve yorumlanacağı konusunda sentaks açısından doğru bir biçimde formüle
edilmiş bir ifadedir.
Doğruluk, tekabüliyetçi doğruluk kuramına göre, dilsel bir iddia ile dünyadaki bir
durum arasındaki örtüşme veya karşılıklı eşleşme ilişkisi olarak tanımlanan semantik bir
nitelik veya tutarlılık doğruluk kuramına göre, bir dizi dilsel ifade içerisinde karşılıklı
olarak yakınsayan ilişkilere uygulanan bir nitelik ya da pragmatik doğruluk kuramına
göre, dünyadaki görüngülerin açıklanmasında ve öngörülmesinde bir düşüncenin ya da
kavrayışın iddia edilebilirliği, ampirik olarak sınanabilirliği ya da uygunluğu ile ilgili
bir niteliktir. Doğruluk kavramının felsefi literatürde tanımlandığı şekliyle hukuki ar-
gümantasyonun analizi için çok çaba gerektirdiği düşünülürse, bunun yerine söz konusu
önermenin haklılığı, yeterliliği, kabul edilebilirliği, gerçekliği, uygunluğu veya güveni-
lir ileri sürülebilirliği gibi yumuşatılmış bir versiyonu benimsenebilir. Bu tür bir hukuki
analiz çerçevesine ve ilgili hukuki cümlenin semantik niteliklerini değerlendirme ölçüt-
lerine erişim olmaksızın tutarlı bir hukuki argümantasyon anlatımı da sağlanamazdı.
40 Almancada: Deutungschema; Felemenkçede: tydningsskema. Kelsen, Reine Rechtslehre (1960), b.
3 ve devamı; Ross, Om ret og retfærdighed, s. 56-57; Ross, On Law and Justice (Hukuk ve Adalet
Üzerine), s. 43.