Page 53 - Microsoft Word - Lot3_GerekcelerinYazilmasiHakimlerIcinElKitabi_Matbaa
P. 53

38        2. Hukukun Eşbiçimli Bir Kuramı: Karşılaştırılan İki Olgu-dizilimi Arasındaki Yapısal …

                            Finlandiya Miras Kanunu’na göre, baba Antti’nin (= a 3), iki kızı, Belle (= b 3) ve Ce-
                         cilia’nın (= c 3) her ikisi de ilk bakışta, ölen babalarının bıraktığı mal varlığından eşit pay
                         alma hakkına sahiptir. Ancak eldeki davada Belle (= b 3) babasından önce ölmüştü ve bu
                         yüzden mal varlığının tamamı Cecilia’ya (= c 3) gidecektir. Ayrıca Cecilia’nın iki oğlun-
                         dan biri, Esko (= e 3), Antti’den (= a 3) önce ölmüştü, ancak bunun değerlendirilen dava-
                         da hukuki miras düzeni üzerinde hiçbir etkisi yoktur. Benzer şekilde, mevzuatta verilen
                         bir  olgu-tanımı  ile  dünyadaki  olgu  bağlamları  arasındaki  eşbiçimli  bir  ilişkinin  daha
                         karmaşık bir  analizi  bile  doğal  olarak diğer  hukuki  olgu dizilimlerine  genişletilebilir.
                         Örneğin, Wesley Newcomb Hohfeld tarafından bu tür kategorilerin hukuksal bağıntıları
                         ve hukuksal karşıtları olarak doğru şekilde analiz edildiği üzere hukuki mülkiyet kavra-
                                        32
                         mını kapsayabilir.


                         2.3  Hukuki Eşbiçimliliğe Getirilen İki Gereklilik

                         2.3 Hukuki Eşbiçimliliğe Getirilen İki Gereklilik
                         İlgili iki olgu-dizilimi arasında eşbiçimli bir bağın varlığına ilişkin iki temel ön koşul
                         bulunmaktadır. Biri, seçilen eşbiçimliliğin anahtarının hukuki uygunluğu, diğeri ise ilgili
                         hukuk normunun kural/ilke nitelemesi ile ilgilidir.
                            Birincisi bakımından, eşbiçimliliğin anahtarının hukuki açıdan uygun olması gere-
                         kir. Hukuki uygunluk gerekliliği, ilgili hukuk sistemindeki kurumsal ve toplumsal hukuk
                         kaynaklarından destek alamayan sosyal, etik, politik veya dini türden bazı hususlarda
                         değil,  söz  konusu  hukuk  sisteminin  normlarında  yer  alan  iki  olgu-dizilimi  arasındaki
                         eşbiçimli resim ilişkisinin sabitlenmesi fikrini ifade eder. Sadece, bir hukuk normunun
                         olgu-diziliminin içsel kategorik yapısı ile dışsal biçimlendirme yapısı ve bunlara tekabül
                         eden  dünyadaki  olgu  bağlamlarının  olgu-tanımlaması  arasında  eşbiçimli  bir  ilişkinin
                         geçerli olması koşuluyla, eşbiçimliliğin etkilenmiş ilişkisi doğru şekilde hukuki olarak
                         nitelendirilebilir.
                            Hukuki eşbiçimlilik için öngörülen diğer gereklilik, ilgili hukuk normunun iç yapı-
                         sıyla  ilgilidir.  Biri  hukuki  bir  normun  olgu-tanımlamasında  yer  alan,  diğeri  dünyada
                         geçerli olması olası olan iki olgu bağlamı arasındaki eşbiçimli bir ilişki, ancak bir hukuk
                         kuralı altında gerçekleşebilir. Hukuki ilkelerin açık uçlu ve bağlamsal niteliği ve benzeri
                         hukuki standartlar nedeniyle, bunlar, söz konusu iki olgu-dizilimi arasında eşbiçimli bir
                         ilişkinin doğrulanması için gerekli olan karar türü bakımından sabit bir zemin sağlaya-
                         mazlar. Eşbiçimli bir ilişki, ancak, söz konusu hukuki ilkenin öncelikle açık ve yeterin-
                         ce belirgin semantik uygulama sınırlarına sahip bir hukuk kuralına dönüştürülmesi du-
                         rumunda mümkün olacaktır.
                            Kaarle Makkonen, hukuki ilkeler söz konusu olduğunda bile eşbiçimli bir durumun
                         mevcut olabileceğini yazmıştır.  Makkonen’in bir hukuki ilkeye ilişkin tanımı, Ronald
                                                   33
                         Dworkin’in  önerdiğinden  yine  de  farklıdır  ve  sonraki  hukuk  literatüründe  yaygın  bir
                         şekilde  kabul  görmüştür.  Makkonen,  Zur  Problematik der juridischen Entscheidung

                         32   Hohfeld, Fundamental Legal Conceptions as Applied in Judicial Reasoning (Yargısal Muhakemede
                            Uygulanan Temel Hukuki Kavramlar).
                         33   Makkonen, Zur Problematik der juridischen Entscheidung, s. 175-181.
   48   49   50   51   52   53   54   55   56   57   58