Page 55 - Microsoft Word - Lot3_GerekcelerinYazilmasiHakimlerIcinElKitabi_Matbaa
P. 55

40        2. Hukukun Eşbiçimli Bir Kuramı: Karşılaştırılan İki Olgu-dizilimi Arasındaki Yapısal …

                         uygulama alanları ve olgu bağlamları, belirli bir olgu-diziliminden izole şekilde, önce-
                         den tam olarak belirlenemediğinden, hukuki eşbiçimliliğin gerekli bir ön koşulu eksik-
                         tir. Sonuç olarak, hukuki ilkeler, hukuki eşbiçimlilik için bir zemin oluşturamaz. Mak-
                         konen’in  Zur  Problematik der juridischen Entscheidung  adlı  eserinde  yazdıklarının
                         aksine eldeki olguların bazı hukuki sonuçlarının doğrulanması veya reddedilmesi bakı-
                         mından bazı hukuki ilke veya ilkelerin sahip olduğu belirleyici rol, kaçınılmaz şekilde
                         hukuki eşbiçimlilik olasılığını dışlama yan etkisine sahiptir.



                         2.4  Eşbiçimli Bir Durumdan Semantik Belirsizlik Durumuna Geçiş

                         2.4 Eşbiçimli Bir Durumdan Semantik Belirsizlik Durumuna Geçiş
                         Hukuki açıdan bakıldığında, hukuki takdir yetkisinin sonucunun, biri bir hukuk kuralı-
                         nın gerektirdiği, diğeri dünyada geçerli olan, karşılaştırılan iki olgu-tanımlaması arasın-
                         daki eşbiçimli bir ilişki tarafından kesin olarak belirlendiği durumlar, hukuki karar ver-
                                                                  38
                         menin  açık  olduğu  durumlara  denk  düşmektedir.   İki  olgu-dizilimi  arasındaki  bu  tür
                         yapısal  benzerliklerin  geçerli  olması,  söz  konusu  hukuk  normunda  belirtilen  hukuki
                         sonucun uygulamaya konulması için yeterli bir neden olarak kabul edilmektedir. Kanu-
                         nun nasıl anlamlandırılacağı ve okunacağı konuları, hâkim ya da başka bir yetkili tara-
                         fından  karşılaştırılan  iki  olgu-dizilimi  arasında  eşbiçimli,  resim  benzeri  bir  ilişkinin
                         varlığına ya da yokluğuna indirgenir.
                            Sık sık ortaya çıkan, sorunlu olmayan hukuki kararların verildiği rutin davalar, hu-
                         kuk sisteminde davanın sonucunu belirleyebilecek hukuk kuralının bulunmadığı hukuki
                         kararların alındığı çetin davalardan ayırt edilmelidir. H. L. A. Hart’ın terminolojisini
                         kullanarak, rutin hukuki kararların verildiği davaların, hukuk normunun çekirdek anla-
                         mına ve onun içerdiği kavramlara dayandığını, hukuki karar vermek bakımından çetin
                         davaların ise az ya da çok çeşitli yorumların mümkün olduğu bu tür normlardan veya
                                                                                               39
                         kavramlardan  şüphe  duyulan  belirsiz,  yarı gölgeli  alana  dayandığını  söyleyebiliriz.
                         Ronald Dworkin’e göre, hâkim, karar vereceği çetin bir davada, eldeki konuyla ilgili bir
                         ölçüde  etkiye  sahip  olan  değer  yüklü  hukuki  ilkelerin  veya  standartların  her  birinin
                         göreceli etkisini, bu ilkelerin arkasındaki bir takım sosyal değerler ve hedeflere atıfta
                         bulunarak tartmalı ve dengelemelidir. Karşılaştırılan iki olgu-durumu arasındaki yapısal
                         benzerliğin geçerli olduğuna dair herhangi bir şüphe varsa, eşbiçimli bir ilişki de yoktur.
                            Bununla  birlikte,  eşbiçimlilik  ilişkisinin  hukuki  önemi  oldukça  sınırlandırılmıştır.
                         Hukuki ilkeler ve benzeri değer yüklü hukuki karar verme standartları, öncelikle huku-
                         kun geçerli kaynaklarından alınan kurumsal destek ve ikinci olarak da hukuk camiası
                         üyeleri arasında sahip olunan uygunluk duygusu olmak üzere ikili bir niteliğe sahiptir
                         ve  bu  özellikler,  hukuki  eşbiçimlilik  bağını  koparmaktadır.  Hâkimin  veya  başka  bir
                         yetkilinin, hukuki takdir yetkisini kullanmasını gerektiren hukuk kuralları bile, saf ve


                         38   Neil MacCormick, haklı bir gerekçeyle, rutin bir dava terimini kolay bir dava terimine tercih eder,
                            çünkü vergi hukuku, mülkiyet hukukunun bölümleri, sigorta hukuku vb. rutin davaların sıkça mey-
                            dana geldiği birçok hukuk alanı oldukça karmaşıktır ve hâkim ya da diğer yetkililerin bakış açısıyla
                            kolay olmaktan uzak olabilir. MacCormick, Rhetoric and the Rule of Law (Retorik ve Hukukun Üs-
                            tünlüğü), s. 51.
                         39   Hart, The Concept of Law (Hukuk Kavramı) (1961), s. 123-124.
   50   51   52   53   54   55   56   57   58   59   60