Page 79 - Microsoft Word - Lot3_GerekcelerinYazilmasiHakimlerIcinElKitabi_Matbaa
P. 79
64 3. Tutarlılık Hukuk Kuramı: Hukukun Kurumsal ve Toplumsal Kaynaklarından Elde Edilen …
47
mak üzere iki ayrı düşünüre atfedilmektedir. Duhem-Quine Tezinde öngörülen bilimsel
bir kuramın bütüncül karakteri ve tüm tekil ampirik gözlemler karşısında eksik belir-
lenmiş karakteri olmak üzere iki unsur bulunmaktadır.
Birincisi, bilimsel bir kuramın doğruluk değerine karar vermek, bilimsel bir açıklama
oluşturan önermelerin bütününün, her bir tekil ampirik bulgu ya da daha tam şekilde bu
bulgulara dayanan tekil iddialar karşısında öncelikli olarak kabul edilmesi anlamına
gelen bütüncül bir konudur. Bilimsel açıklama, bilimsel bir kuramı oluşturan önermele-
rin bütününe atıfta bulunulması dışında, bazı tekil görüngülerin açıklanamayacağı her
şeyi kapsayan bir girişimdir. Herhangi bir tekil iddiayı bu şekilde değerlendirmenin
veya söz konusu bilimsel kuramın sağladığı daha geniş kuramsal bağlamdan veya arka
plandan ayrılmanın bir yöntemi yoktur.
Bilim doğası gereği geleneğe bağlı bir görüngüdür. Bu nedenle, bir bilimsel çalışma
alanının önceki ampirik bulguları ve yerleşmiş kavramsal doğruları, yeni ampirik bulgu-
ların bilimsel olarak nasıl ele alınacağı üzerinde güçlü bir etkiye sahiptir. Eğer bilimin
belirli bir alanının süregelen geleneği aniden bozulursa terimin Kuhncu anlamında bi-
limsel bir devrime ya da “kelimeler”i ya da dilsel ifadeleri ve “şeyler”i veya dünyadaki
görüngüleri birbirine bağlayan şeylerin geçerli düzeninde derin bir epistemik kopuşa
tanıklık ediyoruzdur. Hukuk bağlamında yerleşik hukuk düzeninin kapsamlı bir dönü-
48
şümü, toplumsal bir kargaşa ya da en azından küçük çaplı bir devrim anlamına gelecek-
tir. Alternatif olarak, kavramsal anlamda bir toplumsal sözleşmeye girmeden önceki
49
başlangıç durumuna geri dönüşü ifade edebilir.
Bilimdeki mevcut statükonun toplam kargaşasından çok daha sık görüleni, bilimsel
bir kuramın veya hukukun meta anlatımının yapısında daha küçük olan adım adım deği-
şikliklerin benimsenmesidir. Bu duruma, bazı hukuki analiz çerçeveleri altında hukukun
nasıl anlamlandırılacağı ve yorumlanacağı sorusuyla ilgili olarak, geçerli olan meta-
bilim ya da hukuk kuramını başka türlü bozmaksızın bilimsel bir kuram ya da kimi yeni
hukuki ya da toplumsal fikirler karşısında bazı boyun eğmek bilmez ampirik bulgular
sebep olur. Semantik içindeki bu tür küçük çaplı değişim dinamikleri, Otto Neurath
(1882-1945) tarafından tam bir yenileme ve yeniden inşa için iskeleye götürme ayrıcalı-
ğına hiçbir şekilde sahip olmaksızın gemilerini okyanusun ortasında tamir etmek zorun-
da kalan açık denizdeki denizciler metaforunda takdire şayan bir şekilde açıklanmıştır :
50
47 Aslında, Duhem ve Quine tarafından desteklenen kavramlar, yazarlardan birinin fizikçi, diğerinin
ise filozof olması nedeniyle, tahmin edileceği üzere, birbirinden önemli ölçüde farklıdır. Söz konu-
su doktrinin yaygın olarak Duhem-Quine Tezi olarak bilinmesinin bir nedeni, Quine’in Duhem’in
orijinal fikirlerinin önemini kendi klasik makalesinin temel bölümünde kabul etmiş olmasıdır. Kar-
şılaştırma için: Quine, “Two Dogmas of Empiricism” (“Ampirisizmin İki Dogması”), s. 41, not 17.
48 Kuhn, The Structure of Scientific Revolutions (Bilimsel Devrimlerin Yapısı), [Türkçe çevirisi, çev.
Nilüfer Kuyaş, Kırmızı Yay. (2021)]; Foucault, Les Mots et les choses. Une Archéologie des scien-
ces humaines.
49 Rawls’un etkili toplumsal adalet kuramında cehalet perdesinin ardında başlangıç durumunda
varılacak olan toplumsal sözleşme ile ilgili olarak, Rawls, A Theory of Justice (Bir Adalet Kuramı),
s. 136-142, [Türkçe çevirisi, çev. Vedat Ahsen Coşar, Phoenix Yay. (2021)].
50 Neurath, “Protocol Sentences” (“Protokol Önermeleri”), s. 210: (İtalikler Neurath’a aittir). Karşı-
laştırma için ayrıca: “Atılmış olma kaderi bir protokol önermesinin bile başına gelebilir. Hiçbir
cümle, Carnap’ın protokol önermeleri için uygun gördüğü noli me tangere’den (bana dokunma) ya-