Page 82 - Microsoft Word - Lot3_GerekcelerinYazilmasiHakimlerIcinElKitabi_Matbaa
P. 82
3.4 Hukukta Kısmi Tutarlılığa Doğru 67
kuramın bütüncül ve eksik belirlenmiş karakteri ya da hukukun nasıl anlamlandırılacağı
ve yorumlanacağı konusunda kuram yüklü bir kavrayıştan dolayı, bilimsel ya da kıyas
yoluyla hukuki bir meselenin tek bir doğru cevabı olduğu düşüncesinin geçerliliğini çürü-
tüyor gibi görünmektedir. Dworkin’in hukuk üzerine sonraki yazılarında hukuki bir soru-
nun tek bir doğru cevabı olduğu düşüncesinin etkisi azaldığı ölçüde, onun hukuk felsefesi
ile Duhem-Quine Tezi arasındaki gerilim de azalmıştır. Diğer bir alternatif ise Duhem-
Quine Tezinin hukuki analiz konusunu ele alışını gevşeterek hukukta ulaşılacak tutarlılık
düzeyini tam bir tutarlılıktan kısmi bir tutarlılığa indirmektir.
3.4 Hukukta Kısmi Tutarlılığa Doğru
3.4 Hukukta Kısmi Tutarlılığa Doğru
Dworkin’in toplumun siyasal yapısının ve hukuki doktrininin en iyi inşai yorumu olarak
hukuki bütünlük kavramı, hayali süper hâkim Herkül fikri ve zincirleme roman metafo-
ru hukukta tam bir tutarlılık çabasının bir örneğidir. Herkül’ün hukukta tam bir tutarlılı-
ğa ulaşma görevi, modern hukukun giderek parçalanmış ve çoklu değere sahip karakte-
rinden dolayı çok gerçekçi bir hedef olmayabilir. Dahası, (iddia edilen) post-modern
hukuk koşulu altında, hukuki ve toplumsal adaletin son derece farklı, parçalanmış ilke-
leri üzerinde tam bir kapsama sahip, her şeyi içeren bir meta-hukuk kuramı için güveni-
lir bir aday olamaz. Dworkin’in hukukta her şeyi içeren bir tutarlılığa ulaşma konusun-
daki “asil hayalini” reddederek, parçalanmış, çok merkezli ve çok sesli hukuk yaması-
54
nı ele almak amacıyla kendimizi hukukun, politik ahlakın ve toplumsal adaletin yalnızca
55
bir dizi “küçük ölçekli anlatısı” ile avutmak zorunda kalabiliriz.
Hukuktaki kısmi, küçük ölçekli tutarlılık, ele alınan durumlardaki bazı ilkelerin görece-
li benzerlik ve farklılıklarının sürekli etkileşimine dayanır. Buna göre, bir davada hükme
varma süreci, önceki kuralın artık yeni davanın gerçeklerini kapsayacak şekilde genişletil-
diği kıyasa dayalı muhakemeye veya yeni davanın önceki kuralın uygulama alanından
çıkarıldığı olguya dayalı ayırt etmeye dayandırılabilir. Böyle bir muhakeme modeli Ame-
rika Birleşik Devletleri ve Büyük Britanya’da yaygın olarak benimsenmiştir.
Orijinal üreticisi tarafından satılması dışında başka bir durumda satılan ürünler için
ürün sorumluluğu ile ilgili Amerikan içtihatlarında, doğası gereği tehlikeli bulunan ve
ancak yanlış imal edildiği takdirde tehlikeli olan iki hukuki eşya kategorisi ayırt edilmiş
bileceği olağan anlamıyla, bazı çetin davalar hakkında, doğru yorumlanan yasanın davacı (veya da-
valı) lehine olduğunu söylemenin yasal veya doğru ya da kesin olup olmadığını soruyorum. Buna
cevap veriyorum, evet, bu tür bazı ifadeler bazı çetin davalar hakkında yasal veya doğru ya da ke-
sindir.” Karşılaştırma için: Dworkin, “Pragmatism, Right Answers, and True Banality”, s. 365. -
Böylece, “çok zayıf ve sağduyulu bir hukuki iddiada (...) hukuk pratiği içerisinde bulunulur”, ancak
daha felsefi konulardan bu sayede kaçınılamaz.
54 Dworkin’in “asil hayali” ile ilgili olarak, karşılaştırma için: Hart, “American Jurisprudence through
English Eyes: The Nightmare and the Noble Dream” (“İngiliz Gözünden Amerikan Hukuk Bilimi:
Kâbus ve Asil Rüya”); Lacey, A Life of H. L. A. Hart: The Nightmare and the Noble Dream (H. L.
A. Hart’ın Hayatı: Kâbus ve Asil Rüya).
55 Hukukun “küçük ölçekli anlatısı” ve toplumsal adalet ile ilgili olarak; karşılaştırma için: Wilhelms-
son, Senmodern ansvarsrätt. Privaträtt som redskap för mikropolitik (Geç Dönem Modern Sorum-
luluk Hukuku. Mikro-Siyaset Aracı Olarak Özel Hukuk), s. 193-239.