Page 120 - Microsoft Word - Lot3_GerekcelerinYazilmasiHakimlerIcinElKitabi_Matbaa
P. 120
3.1 Hukuki Muhakeme Desteği. Giriş ve Bir Örnek 101
man “yeterli” olur? Yeterlilik kavramı belirsiz, belki de muğlaktır. Daha kesin bir şekil-
de ifade etmek gerekirse, değerlendirmeye açıktır. Dolayısıyla eldeki davada bir karara
varmak için farklı normatif yeterlilik kuramları arasında bir seçim yapılması gerekir
(karşılaştırma için: Peczenik 1979, 153 ve devamı).
Bu bağlamda, aşağıdaki düşünceler ifade edilebilir.
I. Yerleşik bir normatif yeterlilik kuramları listesi bulunmaktadır.
Hukuk literatüründe, diğerlerinin yanı sıra, aşağıdaki yeterlilik kuramları oluşturulmuş-
tur:
1. Bir eylem ile bir zarar arasındaki nedensellik bağı, ancak ve ancak bu tür herhangi
bir eylemin bu tür bir zarara yol açma eğiliminde olması (veya yol açma olasılığını
ilgili biçimde artırması) hâlinde yeterli olur.
2. Bir eylem ile bir zarar arasındaki nedensellik bağı, ancak ve ancak çok ihtiyatlı ve
bilgili bir kişi [ihtiyatlı bir uzman, daha erdemli kişi (vir optimus)] için bu eylemin
bu tür bir zararı öngörülebilir hâle getirmesi durumunda yeterli olur.
3. Bir eylem ile bir zarar arasındaki nedensellik bağı, ancak ve ancak bu eylemin zara-
rın fazla uzak olmayan bir nedeni olması durumunda yeterli olur.
4. Bir eylem ile bir zarar arasındaki nedensellik bağı, ancak ve ancak bu eylemin zara-
rın oluşmasında temel (önemli) bir etken olması durumunda yeterli olur.
Burada, somut durumlarda çeşitli kuramların ne sıklıkla farklı yeterlilik değerlen-
dirmelerini gerektirdiği yönündeki karmaşık soruyu atlıyorum.
II. Bu türden her bir formül, adil ve ahlaki olarak kabul edilebilir karar vermeyi garanti
eden bir genel yeterlilik kuramı olarak önerilmektedir. Ancak her biri, makul olma-
sına rağmen kanıtlanmamıştır. Her birinin hem lehinde hem de aleyhinde nedenler
gösterilebilmektedir. Bunlar arasında yapılacak sonuçsuz tartışmalardan kaçınmak
için tüm bu formüller birbirleriyle birleştirilebilir. Daha doğrusu, bunlar, genel ku-
ramlar olarak değil, yalnızca ilk bakışta yeterlilik nedenleri veya ölçütleri olarak gö-
rülebilir.
Genel bir kuram, tüm yeterlilik durumlarını kapsadığını iddia eder. Bir ölçütün ise böyle
bir iddiası yoktur.
Yeterlilik kuramları sadece birer ölçüt olarak görülseler dahi hukukun değişmezli-
ğinde belirli bir artış ve diğer koşullar aynı kalmak üzere hukuki muhakemenin keyfili-
ğinin kısıtlanması anlamına gelirler. Hukuk dili ve uygulamaları objektif olarak (duygu-
sal ön yargılardan azade) incelenebilir ve böylece hepsinin, söz konusu nedensellik
bağının yeterli olduğu sonucuna varmak için hem anlamlı (mantıksal/dilsel olarak ras-
yonel) hem de makul (yüksek düzeyde esas/destekleyici rasyonelliğe sahip) argümanlar
içerdiği gösterilebilir.
III. Dolayısıyla kişinin:
1. hukuki dilin kullanımı hakkında daha fazla bilgiye,
2. diğer hukukçuların çeşitli gerçek ve farazi durumlarda yargılara nasıl vardığı konu-
sunda daha iyi bilgiye,