Page 182 - Microsoft Word - Lot3_GerekcelerinYazilmasiHakimlerIcinElKitabi_Matbaa
P. 182
HUKUKİ ARGÜMANTASYON TEORİSİ
1. Her şeyden önce, kelimelerin ortak bir kullanımının tesis edilmesi
talebine sadık kalınabilir. Bu talep, analitik felsefenin (ve söylemek ge-
rekirse, herkesçe ciddiye alınabilecek bir felsefenin) dilsel açıklık ve ke-
sinlik talebiyle aynı doğrultudadır. Bu nedenle, dilsel açıklığın olmaması
durumunda pratik söylemden dilsel söyleme geçmek mümkün olmalıdır.
Yapısalcı yöntemin dilbilimsel-analitik söylemin bir yöntemi olarak ka-
bul edilip edilemeyeceği veya ne ölçüde kabul edilebileceği açık bırakıl-
malıdır. Her durumda, analitik felsefede geliştirilen yöntemler analitik
dile özgü olan söylem türünde uygulanabilir.
2. Us ilkesi bakımından, şimdiye kadar çalışılmış olan genellenebi-
lirlik ilkesi biçimleri arasında ilgi çeken paralellikler bulunmaktadır. Pra-
tik us ilkesi, Hare’in evrenselleştirilebilirlik ve kuralcılık ilkelerinin bir-
birlerine bağlanmasına karşılık gelir. Bunun yanında, Habermas’ın ge-
nellenebilirlik ilkesi düzenlemesiyle uyumlu olan açıklamalar da bulun-
maktadır.
3. Schwemmer’in ahlak ilkesine bahşettiği roller, gerçekte verileme-
miştir. Bununla birlikte, Schwemmer tarafından dile getirilmiş olan, pra-
tik söylemin (yalnızca) verili öznel arzuların ve normatif görüşlerin en
iyi şekilde uyumlu hale getirilmesine yönelik bir yöntem olmadığı, her
şeyden önce normatif görüşlerin ve dolayısıyla öznel arzuların haklılığı
hakkındaki görüşlerin değiştirildiği bir durum olduğu şeklindeki görüşe
sadık kalınmalıdır.
4. Yapısalcı etiğin rasyonel söylem teorisine en önemli katkısı eleş-
tirel oluşum düşüncesidir. Bu çalışmada esasında genetik argümanın sa-
dece temel düşüncesinin benimsendiği unutulmamalıdır. Tarihsel gelişi-
min eleştirel bir şekilde sınanmasına yönelik talep, normatif kanaatlerin
bireysel olarak ortaya çıkışının eleştirel bir şekilde sınanmasına yönelik
taleple tamamlanmalıdır.
180