Page 76 - Microsoft Word - Lot3_GerekcelerinYazilmasiHakimlerIcinElKitabi_Matbaa
P. 76

HUKUKİ ARGÜMANTASYON TEORİSİ

                            Austin’in teorisinin esas yeniliği, edimsöz kavramıdır. Edimsöz, bir
                                                     113
                        şey söyleyerek yapılan şeydir.  Kişinin bir şey söyleyerek yaptığı ile
                        bununla yaptığını birbirinden aymak gerekir. Birincisi uzlaşımlara,
                        ikincisi ise belirli bir durumda olgusal olarak neyin etkili olduğuna bağ-
                        lıdır. Bir kişiye “Taşınmana yardım edeceğime söz veriyorum” diyerek
                        bir söz verip bu kişiyi hem şaşırtabilir, sevindirebilir hem de korkutabi-
                        lirim. Austin, sözceler yoluyla bu tür etkilerin meydana getirilmesini
                                                     114
                        etkisöz edimi olarak adlandırır.  Stevenson’ın hatası ise yalnızca etki-
                                                     115
                        söz edimini dikkate almasıydı.
                            Austin’in teorisinin merkezinde edimsöz, yani uzlaşımsal eylem
                        olarak söz edimi bulunur. Söz edimlerinin uzlaşımsal eylemler olması,
                        onlara dayanan kurallar var olmadığı müddetçe bu edimlerin mümkün
                        olamaması anlamına gelir. 116  Böylece söz edimi kavramı da dil oyunu
                        gibi kural kavramına atıfta bulunur. Searle’ün aksine 117  Austin, bu tür
                        kuralları açıkça formüle etmeye çalışmaz. Bunun yerine, söz edimlerin-
                        deki olası hataların bir sınıflandırmasını yapar. İsabetsizlikler öğreti-
                        sinde (doctrine of the infelicities) söz ediminin eylem olarak hangi şe-
                                                                     118
                        killerde haklı veya haksız olabileceği gösterilir.


                            iki durumda da aynı nesne için aynı şey söylenir. Öte yandan Strawson, sözge-
                            limi emir kipleri ile ifadeler arasında ayrıma gidilmesi gibi düzsöz anlamının dü-
                            zeyine de bakmanın mantıklı olduğuna dikkat çeker (bkz. P. F. Strawson, Austin
                            and Locutionary Meaning, in: Essays on J. L. Austin, S. 56 vd.; benzer şekilde
                            bkz. R. M. Hare, Austin’s Distinction between Locutionary and Illocutionary
                            Acts, S. 105 vd.). Bu eleştiri, Hare’nin tezlerinin tartışması çerçevesinde daha
                            ayrıntılı olarak ele alınacaktır.
                        113   Bkz. J. L. Austin, a.g.e., S. 99 vd.
                        114   Bkz. J. L. Austin, a.g.e., S. 101 vd. Edimsöz edimi ile etkisöz edimi arasındaki
                            sınırın belirlenmesi bir dizi zorluğu beraberinde getirir. Bu konuda bkz. E. v.
                            Savigny, Die Philosophie der normalen Sprache, S. 131 vd.
                        115   Bkz. J. O. Urmson, The Emotive Theory of Ethics, S. 27, S. 130 vd.
                        116   Bkz. J. L. Austin, a.g.e., S. 118; krş. J. R. Searle, a.g.e., S. 37. Söz edimlerinin
                            uzlaşımsallığı üzerine bkz. D. Wunderlich, Zur Konventionalität von Sprech-
                            handlungen, in: Linguistische Pragmatik, Ed.: D. Wunderlich, Frankfurt a. M.
                            1972, S. 11 vd.
                        117   Bkz. J. R. Searle, a.g.e., S. 62 vd.
                        118   J. L. Austin, a.g.e., S. 14 vd.


                        74
   71   72   73   74   75   76   77   78   79   80   81