Page 82 - Microsoft Word - Lot3_GerekcelerinYazilmasiHakimlerIcinElKitabi_Matbaa
P. 82
HUKUKİ ARGÜMANTASYON TEORİSİ
anlamı, bir şeyi tavsiye etmek için kullanılmasıdır. 136 Bu değerlendirici
anlam, Stevenson’ın duygulara ilişkin anlamından kesin bir biçimde ay-
rılmalıdır. Duygulara ilişkin anlam, bir ifadenin etkisini etkisöz edimini
(perlocutionary act), değerlendirici anlam ise bir ifadenin ne olarak ge-
çerli olduğunu, edimsöz edimini (illocutionary act) işaret eder. Betim-
leyici anlam, bir şeyin iyi olarak tanımlanmasını sağlayan niteliklerden
ve bağıntılardan oluşur. “İyi”nin değerlendirici anlamının yanında her
zaman betimleyici bir anlama da sahip olması basit bir kavrayışı göste-
137
rir. “Bu nesne, biri hariç her açıdan diğerleriyle aynıdır: iyi değildir”
şeklinde bir cümle sarf edemez. Bu da “iyi” kelimesinin kullanımının
belirli özelliklerin varlığına bağlı olduğunu açıkça ortaya koymaktadır.
Bir şeye iyi demek, onun belirli bir standardı, belirli kriterleri karşıladı-
ğını söylemektir. Bu kriterler “iyi”nin betimleyici anlamıdır. Değerlen-
dirici anlamın aksine, betimleyici anlam; konuşmacıya, hakkında konu-
şulan nesneye ve duruma göre değişkenlik gösterebilir. Bir arabayı tav-
siye eden bir yarış pilotu, bir yönetim biçimini iyi olarak niteleyen bir
filozoftan farklı bir standart kullanır.
“Olması gereken (ought)” ifadesi de benzer bir şekilde analiz edi-
lebilir. Onun da sadece kural koyucu bir anlamı yoktur. Bir davranışın
o şekilde olması gerektiğini söyleyen bir kimse, A’yı talep eden bir il-
138
keyi kabul ettiğini içerir. Bu, “olması gereklidir” kelimesinin geçtiği
136 Bkz. R. M. Hare, Freedom and Reason, S. 91 vd., S. 117, S. 148.
137 Bkz. R. M. Hare, a.g.e., S. 80 vd.
138 R. M. Hare, a.g.e., S. 156 vd. Hare’nin “içermek” ile neyi kastettiği aşağıdaki
açıklamasıyla netlik kazanmaktadır: “C tipi (Parayı ona geri ödemen gerekiyor),
B tipini (Kişinin geri ödemeye söz verdiği parayı her zaman geri ödemesi gere-
kir) daha güçlü bir şekilde içerir, öyle ki C tipi bir tavsiye verirken onun dayan-
dığı herhangi bir ilke olduğunu inkâr etmek mantıksal olarak gayrimeşru olacak-
tır. ‘Mantıksal olarak gayrimeşru’ derken, ‘gereklidir’ kelimesini kullanmamın,
insanların bununla ne demek istediğimi merak etmesine neden olacak kadar ek-
santrik olacağını kastediyorum” (R. M. Hare, a.g.e., S. 157. Parantez içindeki
Hare’in S. 156’da bulunan örneğidir).
80